🥋 Güneş Bir Anda Yok Olsa

Bir damla güneş yok,iyi ki yok. "Yağmurun" bulutlarının da inadı tutmuş,güneşi bugün göstermeyecek,iyi ki göstermeyecek. Kapalı ve yağmurlu havaları sevenlerdenim.Bunu söylediğimde, sınıflandırmalarla genellemelerle uğraşıyorum: -hayır,yazı sevenler gibi sıcakkanlıyım. -hayır,derdi sevmem,hüznü sevmem. Güneş adeta yakacaktı. İç kulağımız patlardı. Araçlar çalışmayı durduracaktı. Su yok olacaktı. Dünya’nın kabuğu tamamen parçalanacaktı. Her şeyden öte bizler de yok olacaktık. 5 saniye boyunca nefessiz kalacaktık. Atmosferimizin yüzde 21’ini oluşturan oksijen, 5 saniyeliğine ortadan kaybolduğunda sadece 5 saniye Read writing from Bilge Nur Güneş on Medium. A Versatile Engineer Candidate.. A CuriousTraveler.. A Particle in the Quantum World..Industry, entrepreneurship, painting, programming, composition, blog. Eğer bu ayarlamada bir sapma olsaydı, Güneş gibi yıldızlar ya hiç var olmazlar, ya da oluştukları andan çok kısa bir süre sonra korkunç birer patlamayla yok olurlardı. Allah, Güneş’i insanın yaşamı için özel bir şekilde yaratmıştır ve bunu Kuran’daki “Güneş ve Ay, belli bir hesap iledir” (Rahman Suresi, 5 Gravitasyoneldalgalar da ışık hızında ilerlemektedir. Dolayısıyla Güneş eğer birden yok olsaydı, bunun çekimsel etkisinin yaşanması için 8 dakika geçmesi gerekirdi. Bir başka deyişle, Güneş'in ışığı ortadan kaybolduğunda, çekiminin etkisi de kaybolurdu. yokluğumla varlığımın benlik savaşı, derin yalnızlığımın sessiz yakarışı, nezaman bitecek bu ince sızı, kuruldu yine o hain pusu, özümle birleşti gözlerimin buğusu, öldürecek beni yitiklik duygusu Gönderen Sally zaman: 03:05 Hiç yorum yok: Tutulmalar sonrası Ekonomik Deprem. Ağustos 14, 2018. Tam Güneş tutulması öncesi çok ilginç bir gün yaşadık. Şahsen ben kendimi zaman yolculuğunda hissettim, sanki gelecekten bir gün yaşadık.. Çünkü bizim cuma günü yaşadığımız karmaşıklığı Uranüs hepimize dünya halkı olarak yaşatmayı planlıyor zaten veFCG2. Güneş bir saniyeliğine yok olsaydı neler olacağını hiç düşünmüş müydünüz? Eğer sadece "gözükmemesi" durumundan bahsedersek, çok fazla bir şey olmuyor. Aynı tutulmalarda olduğu gibi bir saniyeliğine karanlıkta kalıyoruz ve sonra yaşam normal bir şekilde devam ediyor. Ancak "yok olmak" veya "varlığının kaybolması" durumundan bahsedersek, olay çok farklı boyutlara ulaşabiliyor. Güneş sistemimizdeki gezegenlerin ve pek çok diğer cismin yörüngeleri, yer çekiminin etkisi ile sürekli güneşe doğru yapılan bir ivme ile oluşuyor. Örneğin Dünya, Güneş etrafında ortalamada saniyede 30 kilometre hız ile dönmekte. Tabii ki bu hız, güneşe ne kadar yakın ve uzak olduğumuza göre yörüngemiz daireselden ziyade eliptik bir şekilden oluşuyor değişiklikler göstermekte. Güneşin bu denklemden çıkması ile beraber, Güneş sistemi üzerindeki cisimler ve gezegenlere etkiyen çekim etkileri de ortadan kalkmış oluyor. Bu yüzden de bu cisimler dairesel bir yörüngede hızlanmak yerine, doğrusal bir çizgide sabit bir hız ile ilerlemeye başlıyorlar. En başta bu durum da büyük bir sorun gibi gözükmeyebilir. Ancak Güneş sistemindeki her gezegen, kuyruklu yıldız, asteroid ve toz bulutunun birbirlerinden ayrı olarak hareket etmesi nedeniyle, Güneş'in etkisi geri geldiğinde her bir objenin yörüngesi değişiklik gösteriyor. Bazı objeler Güneş'e daha yakın bir yörüngeye sahip olurken, bazıları daha uzaktan dönmeye başlıyorlar. Bu da pek çok objenin kararsız yörüngelere sahip olmalarına ve çekim kuvvetindeki küçük bir artışın bu objeleri küçük bir şekilde itmesine ve zaman içerisinde bazı objelerin Güneş sisteminden veya diğer objelerin yörüngelerinden tamamen çıkmalarına ve başka yörüngelere sahip olmalarına sebep olabiliyor. Daha geniş bir çerçeveden bakıldığında ise, Güneş'in anlık olarak yok olması aynı zamanda onun koruyucu manyetik alanının da Güneş sisteminin çevresinden ayrılmasına sebep oluyor. "Heliosheath" olarak adlandırılan bu alan, bizleri Güneş sistemi dışarısından gelen pek çok ışıma ve parça etkilerinden korumakta. Heliosheath'in bir saniyeliğine yok olması ile bütün bu ışıma Güneş sistemine bir giriş kazanıyor. Işık hızında bile hareket ederken bu ışıma çok fazla yol almayacaktır, sonuç olarak ışığın Güneş'ten bize ulaşması yaklaşık olarak 8 dakika alıyor ve heliosphere'ın dış sınırları yaklaşık olarak 84 kat daha uzakta bulunuyor. Güneşin koruması tekrar devreye girdikten sonra, içeri giren ışımaları saptırmak için pek bir şey yapamayacaktır ve ışımanın büyük bir kısmı muhtemelen bize ulaşacaktır. Teknoloji Haberler Haberler > Güneş'e mi Benziyorsun Ay’a mı? - 1800 1. Cinsiyetini seçer misin? 2. Yaşını da seç. 3. Bir televizyon dizisi seç. 4. Arkadaşlarına seni tek kelime ile anlatmalarını istesek hangisini söylerler? 5. Bu sanatçılardan hangisinin konserine bedava bilet olsa bile gitmezsin? 6. Film izleyeceksen baktığın ilk kategori hangisi oluyor? 7. Son olarak, bir hayvana bakacak olsan hangisi olurdu? Güneş'e! Her şeyden önce sen dünyanın en pozitif, en neşeli, en sevecen insanısın. Güneş nasıl etrafına ışık saçıyorsa sen de etrafına Güneş gibi mutluluk saçıyorsun. İnsanlar hep senin etrafında olmak istiyor. Sevdiğin insanlarla çok samimisin. Ama sadece sevdiğin insanlarla! Ayrıca sen karanlığı sevmiyorsun. Tam bir gündüz insanısın. Canlı ve neşeli birisin. Hareketten hoşlanıyorsun. Uzun sessizlikler, devinimin olmadığı ortamlar pek senlik değil. Issız sokakları değil hızla akan hayatı tercih ediyorsun. İşine ya da hobilerine odaklanmak için gecenin dinginliğine ihtiyacın yok. Ay'a! Sen biraz karamsarsın galiba. Ama çok akıllı ve dürüstsün. Sonuçları ne olursa olsun doğruyu söylüyorsun. Bu yüzden etrafında çok az insan var. Sen zaten yalnız başına vakit geçerimeyi daha çok seviyorsun. Senin için geceler daha eğlenceli ve verimli saatler. El ayak çekilip ortam sakinleşince senin saatlerin başlıyor. O dinginliğin huzurunu yaşamak, kendinle baş başa kalabilmek, geç saatlerde gönlünce vakit geçirmek senin için paha biçilemez. Kalabalıklar, gürültü ve koşturmaca pek senlik değil. Güneş yok olursa sizce dünyamıza ne olur? İnsanlık nereye gelir? Canlılar yaşar mı? Peki yaşadıklarını varsayarsak ne kadar süre yaşayabilirler? Hepsi haberimizde. Güneş yok olursa ilk anda onun kaybolduğu hakkında hiçbir fikrimiz olmaz. Çünkü güneşin yaydığı son ışığının dünyaya ulaşması, güneş 150 milyon kilometre mesafede olduğu için 8 dakika 20 saniye sürer. Fakat bu süre dolduğunda insanlar arasında inanılmaz bir panik ve korku yaşanır. Öğlen bir de dışarıda yürürken havanın bir anda karardığını düşünün. Güneş Işığının Yansıması Kalmazsa? Güneş ışığının hiç yansıması kalmadığı için ay da hiç görünmez. Yerçekimi dalgaları da ışık hızında yayıldığı için güneşin gezegenimiz üzerindeki çekim etkisi de 8 dakika 20 saniye kadar sürer. Yani güneşimizin kaybolduğunu gördüğümüz anda onun çekim etkisini de kaybederiz ve Dünya yörüngeden fırlayıp düz bir çizgide uçmaya başlar. Güneş yok olduğunda dünyayı panikle korku yayılırken bu karanlık dakikalarda gökyüzüne baktığınızda ışık hızının bir limitinin olması nedeniyle kısa bir süreliğine de olsa bazı şeyler hiçbir şey olmamış gibi gözükür. Tüm Evren Gökyüzünde Net Bir Şekilde Gözükmeye Başlar! Artık galaksimizdeki diğer yıldızlar gökyüzünün siyah zeminine karşı açıkça görülüyor fakat etrafı net görmek için yeterli değil. Isınma ve aydınlanma için elektrik ve fosil yakıtları kullanmamız gerekiyor. Dolayısıyla şehirler ve kasabalar tıpkı tipik bir gece gibi insan yapımı kaynaklar tarafından aydınlatılmalı devam edilir. Hiçbir zaman bir türlü gündüz olmayan sürekli devam eden bir gece gibi düşünün ve dünyanın her yerinde aynı anda bitmeyen bir gece olduğunu. 24 Saat Sonra.. 24 saat sonra panik ve kaos tüm dünyayı sarar. Hükümetlerin bu durum üzerine neredeyse hiç bir kontrolu yok ve sıcaklık ise her yerde bir kaç derece azalmaya başladı bile. Eskiden dünya üzerindeki doğal üretkenliğin yüze 99’u güneşi gerektiren fotosentez ile yapılıyordu ama artık güneş olmadığı için fotosentez hemen tamamen durur. Bitkiler artık karbondioksiti soluyamıyor ve yaşamını sürdüren oksijeni dışarı veremiyor. Aslında bu bir problem değil. Toplamda hepimiz yedi buçuk milyar insan, her yıl yaklaşık 6 trilyon kere oksijen nefes alıyoruz. Neyse ki atmosferimiz geçmişteki milyonlarca yıllık fotosentez süreciyle 1 kentrilyon oksijenle depolanmış durumda. Yani fotosentez yapılmadan oksijen tüketen diğer hayvanlar ve mikroorganizmalar da dahil olmak üzere binlerce yıl boyunca yetecek oksijenimiz var. Hava Sıcaklığı Düşmeye Başlar! Güneş varken dünya üzerindeki ortalama yüzey sıcaklığı 14 santigrat derecededir. Güneşsiz yavaş yavaş ısı kaybetmeye başlayan dünyanın ortalama yüzey sıcaklığı ilk haftanın sonunda sıfır santigrat dereceye kadar düşer. Eskiden kışları sıfır santigrat derece her zaman görülürdü buna alışkındık. Ama artık bu düşüş durdurulamaz. Güneşsiz 1. Yılın Sonunda! Güneş olmadan geçen ilk yılın sonunda dünyanın ortalama yüzey sıcaklığı eksi 73 santigrat dereceye kadar geriler. Dünya’nın okyanusları tamamen donar ve her yeri buz kaplar. Çoğu hayvan ve bitki türü yok olur. Dünyada Simulator ve çekirdeğinin sıcaklığı 6000 santigrat dereceye kadar çıkar. Yani İzlanda gibi termal alanlar güneşin yokluğunda canlı hayatı için birkaç güvenli cennet haline gelir ve toprak savaşları başlar. Nükleer enerji ile ısınan zengin insanlar bir süre daha yaşamaya devam eder ama yaklaşık 7 milyar insan soğuktan ölecektir. Güneş Yok Olursa 10-20 Yıl Sonra! 10-20 yıl sonra ise artık havayı oluşturan gazların soğuk nedeniyle yoğunlaşmasıyla yer yüzeyinin hemen üstünde çok alçak irtifada bulutlar görünür. Oksijen sıklıkla donarak kar şeklinde yere düşer. Sıcaklık eksi 200 santigrat derece civarında sabitlenir. Oksijen gaz formunu yitirir. Okyanuslar Donmaya Başlar! Buz topuna dönmüş dünyanın donmuş okyanusların dibindeki sıvısı dünyanın çekirdeği 6000 santigrat derece civarında olduğu için okyanus tabanlarında ki havalandırma delikleri ile ısınarak sıvı halinde kalır ancak üst kısım buz olacaktır. Güneş varken de güneş ışığının hiçbir zaman ulaşamadığı Okyanus derinliklerinde yaşayan ekstremofil gibi organizmalar, bu durumdan hiç etkilenmez ve fotosentez yoluyla değil kimyasal sentez yoluyla ısıyı ihtiyaç duydukları enerjiye dönüştürerek istiridye ve tüp solucanlarına birer besin olurlar. Buz altında milyonlarca yıl boyunca biz olmasak da hep ekosistem devam eder. Okyanus dibindeki canlılar güneşin yok olduğunu bile farketmeden yaşarlar. Hatta güneşin var olduğunu bile hiçbir zaman bilmeden. Vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz. Alıntı Ruhi Çenet Matematik Uzaylıların Hediyesi mi? Dürüst, ahlâklı ve kibar olacağınıza inanıyoruz. Yüzümüzü kara çıkarmayın, bizi grup açtığımıza pişman etmeyin. Döveriz sizi, hepinizi döveriz ulen. Sevgiler, Atmin. 11 Hocam mantık dışı bu söylediğin yanlış anlama ama Çubuğun üzerindeysen çevirince yine sen diğer tarafa geçmiş olursun. Ve yol sabit kalmış olur. Çubuğu çeviren sensen o zaman zaten yolun üzerinde değilsin demektir Yani neresinden tutarsan tut yine olmuyor. İftarı açalım önce bi' sakin kafayla tekrar okuyalım soruyu bence 12 Hocam mantığım şu çubuk ne kadar uzun olursa olsun eğer o güç var sayarsak döndürme hızı değişmez bir insanın etrafında dönmesi 5 saniye desek çubuğun en uç tarafı da bir tam tur atmış olacak haliyle yani 5 saniyede bir güneş sistemi yol kat edecek düşüncem bu. 13 erdem tanta senin dediğine göre sen bir yol almıyorsun. Sadece dairesel bir radyal çiziyorsun Ve dönü hareketi yaptığın için yol almıyorsun yani. 14 erdem tanta senin dediğine göre sen bir yol almıyorsun. Sadece dairesel bir radyal çiziyorsun Ve dönü hareketi yaptığın için yol almıyorsun yani. Yol almak umurumda değil ki çubuğun en uç tarafı çok hızlı hareket etmiş oluyor. Son düzenleyen Moderatör 10 Mayıs 2019 15 Aman döndürme, karadelik falan denk gelirse sonra. Diyelim o çubuk karadeliğe denk geldi. Nolur? Çubuğu son sürat içine mi çeker? Olmaz, o çubuğun yapıtaşı atomlar ışıktan hızlı hareket edemez. Sen çubuğu sonsuz bir kuvvetle buradan itsen atomlar birbirini zincirleme olarak sırasıyla en baştan en uca doğru itecek, bu reaksiyon en fazla ışık hızında gerçekleşebilir. Bu şekildeki basit düşünceleri bilim adamlarının düşünemediğini mi zannediyorsunuz? Çubuk ışık hızına ulaşsa ve geçmeye çalışsa atomlarına mı ayrılır? 16 Gunes'ten cikan fotonlarin dunyaya ulasmasi 8 dk suruyor. Sen o cubugu 5 sn de ceviremezsin. Cunku 1 Isik hizindan daha hizli hareket etmesi gerekecek. Bu mumkun degil. Isiktan daha hizli hareket edebilecegi teorize edilen parcaciklar olsa bile boyle bir gozlem yok. Evrende bilinen hic bir sey isiktan daha hizli hareket edemiyor. 2 Kutlesi olan bir objeyi isik hizina cikarabilmek icin sonsuz enerji vermen gerekir. Yani tum evrendeki enerji bir araya toplansa, 1 gr agirligindaki toz zerresini isik hizinin ustune cikaracak enerjiyi olusturamaz. 3 Isik hizinda hareket eden cisim, kutlesizdir. Senin o cubugu hareket ettirebilecegin max hiz isik hizidir, o hiza cikarirsan da o artik "cubuk" degildir. 4 Basi ile sonu arasi velosite farki cok fazla olan cisimler spagetti etkisi denilen bir fenomenden etkilenirler. Ornegin kara delige dustugun anda ayaklarin ve kafan arasindaki mesafe kisa olmasina ragmen hiz farki muazzam olacagindan noodle gibi uzarsin, feci sekilde parcalanirsin. Yani 1,2,3. maddelere ragmen bunu basarsan dahi, o uzunlukta bir cubugun senin tuttugun kismi yavas, en uc kismi cok hizli hareket edeceginden o cubugu tek parca halinde var edemezsin 17 Ben bunun uzun çubuğu ileri geri itmek sureti ile mors alfabesi gibi kullanılsa, hangi hızda haberleşilir versiyonunu düşünmüştüm. Yani bir ışık yılı uzunlukta veya 100 metre uzunlukta farketmez, bir çubuğu bir tarafından ittiğimizde, diğer tarafta etki hangi hızda iletilir bu itme. 18 Ben bunun uzun çubuğu ileri geri itmek sureti ile mors alfabesi gibi kullanılsa, hangi hızda haberleşilir versiyonunu düşünmüştüm. Yani bir ışık yılı uzunlukta veya 100 metre uzunlukta farketmez, bir çubuğu bir tarafından ittiğimizde, diğer tarafta etki hangi hızda iletilir bu itme. Aninda. Cunku guc aslinda bastan uca iletilmiyor. Her parcacik, yanindakine iletiyor titresimlerle. Kulaktan kulaga oyunundaki gibi, en sonda duydugun ses ile ilk basta cikan ses ayni ses degil. Her partikul yanindakine guc uyguluyor, sen sadece ilk parcacigi hareketlendiriyorsun. 19 Aninda. Cunku guc aslinda bastan uca iletilmiyor. Her parcacik, yanindakine iletiyor titresimlerle. Kulaktan kulaga oyunundaki gibi, en sonda duydugun ses ile ilk basta cikan ses ayni ses degil. Her partikul yanindakine guc uyguluyor, sen sadece ilk parcacigi hareketlendiriyorsun. Valla tam olarak hatırlamıyorum ama asla anında veya ışık hızında olmayacağını söylüyorlardı. Yani çubuk 1 ışık yılı uzunluğunda olsa, onu kısa uzun iterek karşı tarafa ikili sistemde, ışık hızından hızlı veri göndermiş olursun çünkü. 20 Valla tam olarak hatırlamıyorum ama asla anında veya ışık hızında olmayacağını söylüyorlardı. Yani çubuk 1 ışık yılı uzunluğunda olsa, onu kısa uzun iterek karşı tarafa ikili sistemde, ışık hızından hızlı veri göndermiş olursun çünkü. Yaniliyor olabilirim ama kuantum entanglement nanesiyle aralarinda devasa mesafe bulunan parcaciklar arasinda "veri" transferi oluyor. Isik hizi limitasyonu birim zamanda kat edebilecegin "evren" miktariyla ilintili. Sen muhtemelen o cubuga bir ucundan F kuvveti uygulasan, hemen hareket etmeyecek, boylu boyunca o F kuvvetinin salinimini ve cubugun esnemesini bekleyeceksin a ivmesini kazanana kadar. Ama harekete gecince, her noktasinda harekete gececek, cunku her molekulu o F kuvvetininin bir kismina maruz kaldi. Ornegin gunes bir anda yok olsa, dunyaya etkiyen yer cekimi hemen kaybolmayacak. Yine G kuvvetinin uzay-zamanda dagilimini bekleyeceksin.

güneş bir anda yok olsa