🎫 Türkiye Ye Yönelik Iç Ve Dış Tehditler Slayt
hjorg. Sevgili dostlar, Geçmişten günümüze baktığımızda; Türk Milletinin varlığını devam ettirebilmesi için dünya üzerinde vatan bildiği yerlerde birçok savaşlar yapmış, bu uğurda birçok şehitler vermiştir. Ne yazık ki halen vatan, bayrak ve millet uğruna şehitler verilmektedir. Nedenlerine geldiğimizde birçok sebepler karşımıza çıkar. Üzerinde yaşadığımız vatan toprağına Anadolu denir. Anadolu ya baktığımızda; Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarının birleştiği yerde olması önemlidir. Aynı zamanda yer altı ve yer üstü kaynakları da önem arz etmektedir. Türkiye ye yönelik dış tehditler; Türkiye nin bulunduğu yer, coğrafi konum, Yabancı ülkelerin Türkiye üzerindeki emelleriEmperyalist güçler, Yer altı ve yer üstü kaynakları. Türkiye ye yönelik iç tehditler; Politik tehdit Siyasi ayrılıklar, Terör tehdidibölücü ve yıkıcı, Mezhep farklılıkları. Türkiye Cumhuriyeti ne yönelik iç ve dış tehditleri daha çok farklı sebepler sıralayabiliriz. Sevgili dostlar, Daha düne kadar askeri güçle kazanılan zaferler, günümüzde farklı yöntemlerle kazanılmaktadır. Uzmanlar daha iyi bilir ben buna psikolojik eylemler diyenlerdenim. Eylemler dış kaynaklı veya iç kaynaklı olabiliyor. Psikolojik eylemler deyince aklımıza; menfaatlerin gerçekleşmesini sağlayacak siyasal, ekonomik, düşünsel faaliyetler gelir. Türk Milletini savaşla, yani güçle yenemeyeceğini anlayan iç ve dış güçler psikolojik eylemlere başvurmaktadırlar. Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren ülkemiz iç ve dış tehditlere maruz kalmıştır. İç ve dış tehditler halen devam etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerinde uzun zamandan beri türlü türlü oyunlar oynanmakta, her defasında da oyunlar devletimiz tarafından boşa çıkarılmaktadır. Burada vatan toprağı üzerinde yaşayan herkesin birlik ve beraberlik içinde yaşamasının önemi büyüktür. Türk Milleti üzerinde oyunlar oynanmaya devam ettiği müddetçe, bunların hepsi boşa çıkarılacaktır. Türkler dünya tarihindeki yerini almıştır. Dünya durdukça varlığını devam ettirecektir. Bunu anlayamayanlar veya anlamak istemeyenler kirli emellerine ulaşabilmek için oyunlarına oynamaya devam edeceklerdir. Bizde bu kirli oyunlara boşa çıkaracağız inşallah. Sevgili dostlar, Gençliğimize sahip çıkmamız gerekir. Birlik ve beraberliğimizi korumamız gerekir. Siyasi anlayış farklılıklarımıza saygı göstermemiz gerekir. İnanç anlayışlarına da saygı göstermemiz gerekir. Ekonomik anlamda güçlü olmamız gerekir. Eğitim öğretimde en önde olmamız gerekir. Türk Milletini temsil eden her coğrafi alanda olmamız gerekir. Tabi şartlar oluşunca da İslam âleminde de olmak gerekir diye düşünüyorum. Biz Türk Milleti olarak tarihte düşmana yenildik, yok edilmek istendik. Geçmişe baktığımızda yenilgilerimizin çoğu içerden kaynaklanan ayrılıklar yüzünden olmuştur. Bunun yanında tarihe yön veren birçok zaferler kazandık. Türkler tarih boyunca kurdukları devletlerde önce içerde birlik ve beraberliği sağlayarak üç kıtaya dağılmışlardır. Günümüzde de Türkiye Cumhuriyeti Devleti içerde kurduğu birlik ve beraberlik sayesinde yan bakanlara gerektiğinde demir yumruğunu indirmektedir. Tüm dünya Türklerin savaşla yenilemeyeceğini bildiğinden; dostlar kendini güvende hissetmekte, düşman ise türlü oyunlar peşinde koşmaktadır. Düşman odakları bu manasız oyunlardan vazgeçmeyecekler. O zaman su uyur düşman uyumaz misali bizde her zaman uyanık olacağız. Bilimde, ilimde ileri olacağız. Dünyadaki teknolojik gelişmelere ayak uyduracağız. Her zaman olduğu gibi güçlü bir orduya sahip olacağız. Düşmanın yöntemlerine karşı bize has yöntemlerle kurulan oyunlara boşa çıkarmaya devam edeceğiz. Allah ordumuzu korusun, nice büyük zaferler nasip etsin. Sevgili dostlar, Türkiye Cumhuriyeti ne karşı düşmanlar her türlü yöntemle mücadele ediyorlar. Vatan toprağında kendilerine hizmet edecek birilerini buluyorlar. Bizim burada daha dikkatli olmamız gerekir. Aklın ve bilimin ışığında teknolojik gelişmelere ayak uydurarak atalarımızdan emanet olan bu kutsal vatanı canımız kanımız pahasına korumamız gerekir. Fırat Kalkanı, Zeytin dalı harekâtları ordumuzun zaferiyle sonuçlandı. Yeni zaferlere yelken açılacağını büyüklerimizin sözlerinden anlıyoruz. Türk Milletinin varlığını devam ettirecek hazırlıkların zaferle sonuçlanması dileğiyle… Benden eyerimi isteyiniz vereyim, atımı isteyiniz vereyim, çadırımı isteyiniz vereyim. Fakat vatanımdan hiç kimse bir karış toprak istemesin veremem. Mete Han Şahsınıza kötülük eden bir düşmanı affediniz, lakin vatanınıza ve milletinize kötülük eden bir kimseyi, asla affetmeyiniz. Hz. Ali Vatan sevgisi; ruhları, kirden kurtaran en kuvvetli rüzgârdır. Mustafa Kemal Atatürk Salih KOCABAŞ
Türkiyenin dünya üzerindeki yeri ve önemi ile Türkiye'ye yönelik iç ve dış tehditlerin nedenleri İle İlgili Kompozisyon ? Ülkemiz dünya üzerinde önemli bir konuma sahip olan büyük bir güçtür . Üç tarafı denizler ile çevrili , yer şekilleri çeşitli , İstanbul ve Çanakkale gibi önemli boğazlara sahip olan , önemli petrol bölgelerine yakın olan ve önemli yollara yakın olan bir ülke konumunda olmasından dolayı dünya üzerinde önemli bir yere sahiptir . Doğu be batı ülkelerini birbirine bağlamaktadır . Ülkemizde transit taşımacılığı gelişmiştir . Doğu ve Batı kültürlerinin karşılaşma alanı olan Türkiye bu önemli özellikleri ile dünya ülkelerinin de dikkatini çekmiş konumdadır . Ülkemiz Asya , Avrupa ve Afrika kıtaları arasında , bir yandan da Ortadoğu ülkeleri , Kafkas ülkeleri , Nato ülkeleri ve Balkan Ülkeleri arasındadır . Ülkemiz dünya üzerinde coğrafi konumundan ve stratejik yapısından ötürü siyasi, askeri ve ekonomik olarak çok önemli bir yerde olan ülkedir . Bu yüzden de ülkemizi bölmek isteyen, iç ve dış kuvvetler ülkemizin güçlenmesini istememekte ve ülkemizİ bölmek için, vatan topraklarını ele geçirmek için birlik içinde hareket etmekte ve ülkemizi yok etmeye çalışmaktadır . Ülkemize yönelik en önemli iç tehdit bölücü terör örgütlerinin ülkemizi bölmeye çalışması ve bunun için de ellerinden geleni ardına koymamalarıdır . Her türlü zorbalığa, şiddete başvurmakta ve ülke kaynaklarına büyük zararlar vermektedirler . Ülkemize yönelik iç tehdit unsurları ise şunlardır Uyuşturucu madde kaçakçılığı , anarşi gibi unsurlardır . Dış tehditler ise güçlü olmamızı istemeyen ama dost gibi görünen ve ülkemizde gizli emelleri olan ülkelerdir . Bu dış güçler kendi isteklerini doğrudan gerçekleştiremedikleri için bölücü örgütlere destek olmakta , onlara her türlü maddi yardım sağlanmakta , gerekli olan diğer olanaklar sağlanmakta ve bu şekilde ülkemizde olaylar çıkarmaktadırlar . Millet olarak bu tehditlerden korkmamalı , bölücü örgütlerin üstüne üstüne gitmeliyiz . Gencecik çocuklarımızın , gençlerimizin madde bağımlısı olmaması için bilinçli anne ve babalar , bilinçli eğitimciler olmalıyız . Çocuklarımız tarihimiz hakkında bilgilendirmeli ve ülkemize yönelik iç ve dış tehditler hakkında onları da bilgilendirmeliyiz . Ülkemizi bu tehditlerden korumak için vatandaş olarak daha çok çalışmalı , daha çok üretmeli ve dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri haline gelmeliyiz . İç ve dış tehditlerin ülkemizi bölmemesi için , parçalamaması için gelin hep bir olalım ve işi kolay kılalım . Yüce Allah ülkemizi bölmek isteyenlere fırsat vermesin . Kötü emelleri olan hainler kendi kurduğu tuzaklarda boğulsun . Allah'ım askerimizi, teşkilatımızı , devletimizi korusun ve hep güçlü eylesin. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atamızın bize emanet ettiği bu Türkiye Cumhuriyeti'ni bölmek isteyenlere karşı birlik olalım , dirlik olalım ve onları bu ülkede barındırmayalım .
Türkiye’ye Yönelik İç ve Dış Tehdit Unsurları Türkiye, jeopolitik konumu nedeniyle dünyadaki önemli ülkelerden biridir. Ülkemiz Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarının birleştiği bir bölgede bulunmaktadır. Bir tarafında zengin petrol yataklarına sahip Orta Doğu ülkeleri, diğer tarafında ise Avrupa’nın sanayileşmiş ülkeleri yer almaktadır. Sosyal, kültürel ve ekonomik bakımdan birbirinden farklı ancak ürettikleri ürünler yönünden birbirine muhtaç bu iki bölge arasındaki yollar ülkemizden geçmektedir. Ülkemiz stratejik bakımdan dünyanın kritik bir bölgesinde yer almaktadır. Her şeyden önce önemli deniz yollarına sahiptir. Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin, Akdeniz’e ve açık denizlere ulaşabilmelerini sağlayan İstanbul ve Çanakkale boğazları ülkemizin sınırları içindedir. Bu da ülkemizin stratejik önemini artırmaktadır. Bu özelliklerinin yanı sıra Türkiye, zengin yeraltı ve yerüstü kaynaklarına sahiptir. Tarımsal üretimi yeterlidir. Sanayide de önemli gelişmeler kaydetmiştir. Genç ve dinamik nüfus potansiyeliyle önemli bir avantaja sahiptir. Laik ve demokratik yapısıyla bölgesinin en güçlü devletlerinden biridir. Türkiye, dünya güç dengesinde de önemli bir yere sahiptir. Güçlü bir Türkiye’yi istemeyenler, ülkemizde yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunmaktadırlar. Ülkede anarşi ve terör ortamı yaratarak devlet otoritesini sarsmayı, toplumu yönetilemez hâle getirerek ülke bütünlüğünü parçalamayı amaçlamaktadırlar. Ülkemizi içten bölerek zayıflatma ve ele geçirme taktiği uygulanmaya çalışılmaktadır. Bu doğrultuda millî birlik ve beraberliğimizi bozmak amacıyla açık ya da gizli birçok çalışma yürütülmektedir. Bu çalışmalardan biri misyonerlik adı altında yürütülen faaliyetlerdir. Bu kişiler çalışmalarını yaparken insanların maddi ya da manevi sıkıntılarından yararlanmaktadırlar.
Bu konu anlatımında, Türkiye'nin jeopolitik konumunun önemi hakkında bilgiler bulabilirsiniz. Türkiye’yi jeopolitik açıdan önemli kılan başlıca unsurları maddeler halinde bulabilirsiniz. Bölücü unsurlar ile ilgili konu anlatımında ülkemize yönelen iç ve dış tehditlerin nedenlerini görebilirsiniz. Türkiye’ye yönelen iç ve dış tehditlerin başlıca özellikleri hakkında bilgiler edinebilirsiniz. Türkiye’ye yönelen iç ve dış tehditlerin başlıca özellikleri hakkında bilgiler edinebilirsiniz. Terör örgütlerinin hedeflerine ulaşmak adına gerçekleştirdikleri faaliyetler hakkında bilgileri bulabilirsiniz. Terör örgütlerinin gerçekleştirdikleri eylemler karşısında halkın tepkisinin nasıl olması gerektiği konusunda bilgi edinebilirsiniz. Bu konu anlatımında, ülkemize yönelik tehditlerden birisi olan misyonerlik faaliyetleri hakkında bilgiler edinebilirsiniz. Misyonerlik faaliyetlerinin hangi amaçlarla yapıldığını öğrenebilirsiniz. Ermeni meselesinin kaynağı ile ilgili konu anlatımında Türk-Ermeni ilişkilerinin geçmişi hakkında bilgiler edinebilirsiniz. Ermenilerin on dokuzuncu yüzyıldan itibaren Osmanlı egemenliğine karşı ayaklanmalar çıkarmasında etkili olan faktörleri bulabilirsiniz. Bu konu anlatımında, Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki dönemde Türk ve Ermeni ilişkilerinin durumu ile ilgili bilgileri bulabilirsiniz. Sevk ve İskân Kanunu öncesinde Ermeni komiteleri tarafından gerçekleştirilen başlıca terör eylemleri hakkında bilgiler edinebilirsiniz. Sevk ve İskân Kanunu’nun çıkarılmasına yol açan başlıca gelişmeler ve bu kanunun başlıca esaslarını bulabilirsiniz. Bu konu anlatımında, Ermeni terör örgütlerinin Türkiye Cumhuriyeti'ne yönelik gerçekleştirdikleri bazı faaliyetlere ilişkin bilgilere yer verilmektedir. Cumhuriyetin ilanından sonraki dönemde Ermeni terör örgütlerinin Türk diplomatlarına karşı gerçekleştirdikleri saldırılar hakkında bilgiler edinebilirsiniz. Ermeni Meselesi'nin günümüze kadar devam etmesinin nedenlerini bulabilirsiniz. Ali Gaffar Okkan'ın hayatı ile ilgili ayrıntılı bilgi edinebilirsiniz. 26 Ağustos 1896 ile 21 Eylül 1991 tarihleri arasında gerçekleşen bazı önemli gelişmelerin kronolojik sıralamasını görebilirsiniz. Bu konu anlatımında, geçmişten günümüze uzanan süreçte ülkemize yönelen tehditler konusundaki bazı bilgilerin doğru ya da yanlış olduğunun belirlenmesi istenmektedir.
Bir ülkenin dünya üzerindeki yeri, sahip olduğu yer altı ve yer üstü kaynakları, iklimi, uluslararası ilişkilerinde önemli rol oynar. Bu rolü inceleyen bilim dalına jeopolitik adı verilir. Türkiye’nin coğrafi konumu ve bundan kaynaklanan jeopolitik önemi büyük değer taşımaktadır. Asya ve Avrupa kıtasını birbirine bağlayan Boğaz Köprüsü’nden bir görünüm İstanbul Türkiye sahip olduğu coğrafi konumu nedeni ile kıtalar arası kara, deniz ve hava yollarının kesiştiği bir yerde köprü durumundadır. Türkiye üç büyük kıtanın birleştiği bir noktada bulunmaktadır. Asya ve Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan İstanbul ve Çanakkale Boğazlarına sahip olan ülkemiz stratejik bir öneme sahiptir. Diğer yandan Asya ile Avrupa kıtaları arasındaki kara, hava ve demir yolu ulaşımı ülkemiz üzerinden yapılmaktadır. Bu özelliğinden dolayı Avrupa ülkeleri, Yakın Doğu ülkeleri ile olan ekonomik ilişkilerini sürdürmek için Türkiye’deki mevcut yolları kullanmak zorundadır. Bu özelliği ile ülkemiz, dünya ekonomik ve siyasal politikalarının şekillendiği odak ülkelerden biridir. Türkiye jeopolitik konumu gereği bugün dünya petrol yataklarının büyük bir bölümüne sahip olan Orta Doğu ülkeleri ile komşu durumundadır. Güçlü bir Türkiye’nin kurulması, petrole dayalı çıkarları olan devletleri rahatsız etmektedir. Bu devletler, ülkemizin ekonomik ve toplumsal kalkınmasını engellemek için uğraşmaktadırlar. Emperyalist devletler, bölücü terör gruplarını gizli ve açıktan desteklemektedirler. Yurdumuz bölge ülkelerine oranla su ve bor madenleri açısından da dünyanın en zengin ülkelerinden biridir. Sahip olduğu yer altı ve yer üstü kaynakları nedeniyle de komşularımızın ilgisini çekmektedir. Diğer yandan dünya politikalarını yönlendiren ülkeler, Türkiye ve çevresindeki gelişmeleri yakından izlemektedirler. Çanakkale Boğazı’ndan bir görünüm Ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrilidir. Türkiye, Karadeniz’de kıyısı olan devletlerin, Akdeniz’den okyanuslarla bağlantısını sağlayan İstanbul ve Çanakkale Boğazlarına sahiptir. Bu nedenle Boğazlardan geçiş yapan gemilerin denetimini elinde bulundurmaktadır. Ayrıca yurdumuz tarımsal üretim açısından son derece zengin bir ülkedir. Dünyada bugün kendi ürettikleri ile geçinen yedi ülkeden biridir. Bu ürün zenginliğinden dolayı bugün ve gelecekte ülkemizin artan nüfusunun önemli bir bölümünü besleyecek büyük bir tarımsal potansiyele sahiptir. Bu özellikler de ülkemizin önemini artırmaktadır. Türkiye, bu önemli özellikleri ve jeopolitik konumu dolayısıyla dünyada güç dengelerini etkileyecek önemli ülkelerden biridir. Ekonomik ve sosyal açıdan kalkınmış bir Türkiye’nin varlığı topraklarımızda gözü olan ülkelerin her zaman dikkatini çekmiştir. Yurdumuzun sahip olduğu bu özelliklerden dolayı gelecekte dünyanın en güçlü devletlerinden biri olacağından şüphe edilmemelidir. Türkiye’nin bu jeopolitik önemini bilen emperyalist devletler, ülkemizin gücünü azaltmak ve gelecekte bölgeye egemen olmamızı engellemek için hiçbir çabadan kaçınmayacaklardır. Yurdumuzun topraklarında gözü olan devletler bugün olduğu gibi gelecekte de ülkemizi zayıflatmak için yıkıcı ve bölücü terör odaklarını gizli ve açıktan her zaman destekleyeceklerdir. Bazı devletlerin Türkiye’nin jeopolitik öneminden kaynaklanan gücünü azaltmak isteyecekleri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni zayıflatmak ve bölmek için çaba harcayabilecekleri unutulmamalıdır. Çünkü Türkiye, modern yapısı, güçlü ordusu ve Atatürkçü düşünce sistemini esas alan rejimiyle çağdaş bir ülkedir. Anadolu toprakları tarihin her döneminde dışarıdan saldırılara uğramıştır. Yurdumuzun jeopolitik önemini çok iyi bilen Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni koruma görevini Türk gençliğine emanet etmiştir. Atatürk’ün sonsuz güven duyduğu bu gençlik, bugün olduğu gibi yarın da ülkemizin jeopolitik önemini çok iyi kavramalıdır. Yurdumuzu korumak ve kalkındırmak için çağdaş bilgi birikimi ile donanmalıdır. Yetişecek genç nesiller, her gün dünyada ve Türkiye’de meydana gelen gelişmeleri yakından izlemelidir. Türk gençliği, Türkiye’ye yönelecek iç ve dış tehditlere karşı gereken cevabı anında vermelidir. Gençlik, Türkiye’nin bütünlüğüne, millî birlik ve beraberliğe yönelen her türlü yıkıcı ve bölücü harekete ödünsüz karşı çıkmalıdır. Diğer yandan Türk gençliği, Atatürk’ün en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni aziz bilmeli ve canından çok sevmelidir. Türkiye, Atatürkçü düşünce sistemi sayesinde hem üniter devlet yapısını korumasını bilen hem de dinamizmi ile sürekli gelişen bir yapıdadır. Bunu engellemek isteyen dış güçler sürekli olarak tehdit üretecekler, hatta toplumda oluşturdukları taraftarları ile ülkemizi bölmeye çalışacaklardır. Bölücü unsurlar Türkiye’de terör faaliyetleri ile kendilerini göstermektedir. Terörizm, “siyasal bir hedefe ulaşmak amacıyla devlete, halka ya da bireylere karşı sistemli şiddet eylemlerine başvurma” şeklinde tanımlanmaktadır. Terörizmin temel amacı, bir davaya veya siyasal anlaşmazlığa dikkat çekmektir. Bu “dikkat çekme” şiddet eylemleri neticesinde toplumda oluşturulan korku ve dehşet havası ile sağlanmaktadır. Terörizmin benimsediği bir diğer amaç; kargaşa yaratarak toplumun direnme gücünü kırmak, yerleşik sosyal ve siyasal düzenin arkasındaki halk desteğini şiddet yoluyla zayıflatmaktır. Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik ve tam bağımsızlık ilkeleri üzerine kurulmuş bir devlettir. Bugün Türk milleti Atatürk ilkeleri doğrultusunda onurlu ve saygın bir millet olarak varlığını devam ettirmektedir. Bu nedenle ülkemizin millî birlik ve beraberliğini bozmak isteyen dış odaklar her türlü yöntemi denemekten çekinmemektedirler. Son yıllarda ülkemiz üzerinden Avrupa’ya taşınan petrol ve doğal gaz boru hatlarının ülkemiz topraklarından geçmesi, Türkiye’nin kalkınmasını istemeyen devletleri rahatsız etmektedir. Ülkemizin en önemli güç dengelerinden biri de hızla artan genç, dinamik ve eğitimli bir nüfus yapısına sahip olmasıdır. Türkiye’nin bu potansiyel gücü ülkemiz üzerinde olumsuz düşünceler taşıyan devletleri tedirgin etmektedir. Dün olduğu gibi gelecekte de Türkiye’nin çağdaşlaşmasında vatandaş olarak gerekli desteği sağlamak, vatandaşlık görevlerimizden biri olmalıdır. Çünkü Türkiye’nin bölgede güçlü bir hâle gelmesinden rahatsız olan bazı ülkeler, iç sorunlarımızı kullanarak milletimizi bir birine karşı kışkırtmaktadırlar. Türkiye’nin, dün ya da çok değerli topraklar üzerinde yer alması ve bulunduğu bölgede etkili bir konum da olması sebebiyle güçlü bir Türkiye’yi istemeyen dış güçlerin gizlice yaptığı birçok plan bulunmaktadır. Bu planların millî birlik ve beraberliğimizi bozmasına izin vermemeli, gelecek tehlikelere karşı uyanık ve bilinçli olmalıyız. Bilmeliyiz ki Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıktığımız sürece Türkiye Cumhuriyeti varlığını devam ettirecektir. İç ve dış tehditler karşısında Türk milletine düşen en önemli görev; her türlü ideolojik, bölücü ve yıkıcı çalışmalara karşı her zaman uyanık olmaktır. Türk milleti, millî birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmeli, demokratik sistemden ödün vermemelidir. İçeriden ve dışarıdan gelebilecek tehlikelerle mücadele edebilmek için aşağıdaki görev ve sorumlulukları yerine getirmeliyiz. Türk tarihini iyi bilmeli ve tarihten dersler almalıyız. Türk gençliği olarak milletimizi ve vatanımızı çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarmak için çok çalışmalıyız. Güçlü, zengin ve mutlu bir Türkiye oluşturmak için akıl ve bilimin önderliğinde Atatürkçü düşünce sisteminden yararlanmalıyız. Milletin birlik ve beraberliğini, vatanın bütünlüğünü her şeyin üstünde tutmalıyız. Türkiye’nin gelişmesi ne engel olmak isteyen iç ve dış propaganda ve tehdit odaklarının amaçlarını, faali yetlerini bilmeliyiz ve bu faaliyetleri ortadan kaldıracak şekilde davranmalıyız. Demokratik, laik, hukuk devletine sahip çıkmalıyız. Dünyadaki diğer Türk devletleri ile dil, tarih, kültür birliğini sağlayacak bütün çalışmalara katılmalı ve bu çalışmaları desteklemeliyiz. Hayatta en hakiki yol göstericinin ilim olduğunu ve bu konuda çok çalışmak ve üretmek gerektiğini bilmeliyiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sonsuza kadar hür ve bağımsız olarak yaşaması için ülkemize yönelik tehditlere karşı gerekli tedbirleri almak zorunda olduğumuzu unutmamalıyız. Türkiye’yi çağdaş medeniyet seviyesine çıkarmak, hedefimiz; bu uğurda çalışmak, amacımız olmalıdır.
türkiye ye yönelik iç ve dış tehditler slayt