🐷 Trabzon Yöresi Türküleri Ve Hikayeleri

IE0eJ. Rize yöresi Rize’nin şimdiki adı Portakallık olan Haldoz mahallesindeki bir düğünde kardeşinin bıçakla karnından yaralanması üzerine, kendisine haber verilen SandıkçıRize yöresiRize’nin şimdiki adı Portakallık olan Haldoz mahallesindeki bir düğünde kardeşinin bıçakla karnından yaralanması üzerine, kendisine haber verilen Sandıkçı Şükrü olay yerine giderek kardeşini kanlar içinde buluyor ve kardeşini yaralayan Abdi Ağa’nın uşağını bir anlatıma göre de Abdi Ağayı orada vuruyor. Bu olay üzerine hapishaneye düşen Sandıkçı Şükrü bir süre sonra bazı arkadaşlarıyla birlikte hapishaneden kaçıyor ve dağa Şükrü, dağa çıktıktan sonra, yönetimle işbirliği yaparak kendisini hileyle zehirlemek isteyen biriyle karısı Fadime’yi elinden almak isteyen başka birini öldürüyor. Sandıkçı Şükrü’nün adı bu olaylardan sonra daha da yaygınlaşıyor. Fakirlere bir şey yapmaması zenginlerle mücadele etmesi yüzünden halk tarafından da seviliyor ve destekleniyor. Bu ve benzeri erdemleri yüzünden kendisine yardım edenler Şükrü’nün türküde adı geçen Perilizade adında zengin birine haberler göndererek, yoksullara mısır dağıtmasını istediği, yoksa kendisini cezalandıracağı tehdidinde bulunduğu söylenir. Nitekim Sandıkçı Şükrü’nün isteğini yerine getirmeyen Perilizade’nin mısırlarını adamlarına toplattırdığı ve yoksullara dağıttırdığı yaşlılarca da Camiönü Arkotil mahallesinden Hüseyin Kutlu adında Sandıkçı Şükrü dönemine yetişmiş bir yaşlı “Çevrede başı belaya giren Sandıkçı’nın yanına geliyordu. Sandıkçı hem geleni koruyor, hem yardım ediyordu” birlikte, türküde adı geçen Urusba şimdiki adı Uzunkaya köyünde eski bir kahvede otururken, zaptiyeler çevresini sarıyorlar. Zaptiye Çavuşu Abbas Çavuş Sandıkçı’nın teslim olmasını istiyor, ancak Sandıkçı kabul etmeyerek Abbas Çavuş’tan çekip gitmelerini istiyor. Zaptiye Çavuşu da bunu kabul etmeyince çatışma çıkıyor. Sandıkçı ve kardeşi Zaptiye Çavuşu ile birkaç zaptiyeyi öldürerek Şükrü’nün bu olaydan sonra bir ara yakalanıp zincire vurularak batıya gönderildiği fakat kapatıldığı yerden atlayıp Rizeli sandalcılar tarafından kurtarıldığı anlatılır. Sandıkçı Şükrü’nün Sinop kalesinde tutukluyken denize atladığı ve kurtulduğu Şükrü’nün yakalanmaması ve her geçen zaman içinde daha çok halk desteği sağlaması üzerine Trabzon Valisi Kadir Paşa önemli sayıda adam toplayarak Sandıkçı’nın üzerine gönderiyor. Sandıkçı’nın üzerine gönderilen süvariler, Kolcu kayıklarının Reisi Varilcioğlu Sadık’ı da yanlarına alıyorlar. Sandıkçı Şükrü Of ilçesinin İkizdere köyü yakınlarındaki Sanlı adlı bir mezrada bir yaşlı kadının evinde otururken ihbar ediliyor. Çevresi atlılarca sarılıyor. Varilcioğlu da Şükrü teslim olmak istemiyor. Fakat eskiden tanıştığı Varilcioğlu Sadık teslim olursa öldürülmeyeceğini söyleyerek onu ikna ediyor. Sandıkçı Şükrü de buna inanarak tüfeği elinden teslim oluyor. Fakat Varilcioğlu ile zabtiyeler teslim olarak önlerinde yürüyen Sandıkçı Şükrü’yü arkadan kurşunlayarak gövdesinin şehre getirilerek halka gösterildiği Şükrü’yü doğrudan gören ve tanıyan Refii Cevat Ulunay, ondan “Yaptıklarına pişman olmuş, fakat affedilmeyeceğini bildiği için teslim olmayan mert bir insan” olarak yılları arasında yaşamış Rizeli Kahya Salih adında dinci ve tutucu bir şairin de Sandıkçı Şükrü’yle ilgili bir destanı bulunuyor. Karadeniz Türkçesiyle yazılan destanda “Şükri dedikleri bir merd eşkıya”nın “Devlet hükümatina” kurşun attığı için öldürüldüğü AnonimYıl 1341 nefsime uydum Sebep oldu şeytan bir cana kıydım Katil defterine adını koydum Eşkıya dünyaya hükümdar olmazSen üzülme anam benim dertlerim çoktur Çektiğim çilenin hesabı yoktur Yiğitlik yolunda üstüme yoktur Eşkıya dünyaya hükümdar olmazÇok zamandır çektim kahrı zindanı Bize de mesken oldu Sinop’un hanı Firar etmeyilen buldum amanı Eşkıya dünyaya hükümdar olmazSinop kalesinden uçtum denize Tam üç gün üç gece göründü Rize Karşı ki dağlardan gel oldu bize Eşkıya dünyaya hükümdar olmazBir yanımı sardı müfreze kolu Bir yanımı sardı Varilcioğlu Beşyüz atlıylan kestiler yolu Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz Herhangi bir filtre seçin ve sonuçları görmek için Uygula'ya tıklayın Maçka Yolları Taşlı Oy. Maçka Yolları Taşlı, Gel Uyu Kalem Kaşlı. Ne Oldu Sana Yavrum, Böyle Gözlerin Yaşlı. Sayfalar Rastgele Parça Yürü bre yalan dünya sana Konan göçer birgün İnsan bir ekin misali Seni eken biçer birgün Yeryüzünde yeşil yaprak Yeraltında kefen yırtmak Bastığımız kara toprak Boyumuzu aşar birgün Gör yastığa düşer başın Gözlerinde kurur yaşın Belkide bir can yoldaşım Kefenimi biçer birgün Rastgele Parça Listesi Ben bir gurbet türküsünde Akşamın mavi örtüsünde Öyle durdum bekliyordum Geçmeyenler köprüsünde Bağlandım kör düğüm oldum Yolların şaç örgüsünde Ah şu eller eller eller Gurbet eller yetti gayrı Birbirini çok sevenler Böyle durmaz ayrı ayrı Sen bir yerde ben bir yerde Ayrı düştük aynı yerde Senden önce bilmiyordum Şimdi düştüm ben bu derde Gurbet olmuş sıla olmuş Ayrılık var varya serde Ah şu eller eller eller Gurbet eller yetti gayrı Birbirini çok sevenler Böyle durmaz ayrı ayrı Malatya Türküleri Malatya türküleri içeriğinde siz değerli okurlarımız için Malatya yöresine ait en güzel türküleri, şarkıları sizler için bir araya getirdik. Malatya Türküleri içeriğinde beğendiğiniz en güzel sözleri, en popüler Malatya türkülerini resimli olarak sosyal medya hesaplarından paylaşabilirsiniz. Malatya'nın En Sevilen Türküleri Etek Sarı Sen Etekten Sarısın Etek Sarı Sen Etekten Sarısın Kurban Olam Göldağının Karısın Sordum Sual Ettim Kimin Yarısın Ben Sormadan Dolu Gibi Döküyü Bir Köynek Diktirdim Kolu Düğmeli Herkes Kaderine Boyun Eğmeli Deli Gönlüm Çirkine Bel Bağlama Sevdiğin Yar Arguvan'ı Değmeli Malatya Malatya Bulunmaz Eşin Malatya yöresinin en bilinen türkülerinden biri olan bu eser, hareketli bir havaya sahiptir. Türkü Hakkı Çoşkun'a aittir. Sözleri ise şu şekildedir Malatya malatya bulunmaz eşin Gönülleri coşturur ayla güneşin Anam anam anam kernek'li misin Kernek'e gelmeye de yeminli misin Beni Dertten Derde Saldın Malatya'nın en sevilen türküleri arasında olan bu türkü, Arguvan yöresine aittir. Türkü, Hasan Durak ve Mehmet Seske aittir. Türkünün ilk dörtlüğü ise şöyledir Beni dertten derde saldın Şu gönlümü nasıl çaldın Mecnun'um Leyla'mı buldum Güzel bu nasıl sevdaymış Mevlam Birçok Dert Vermiş Anonim bir türkü olan bu eser, Malatya yöresine aittir. Zeki Müren, Sabahat Akkiraz gibi birçok büyük sanatçı tarafından yorumlanmıştır. İlk dörtlüğü ise şu şekildedir Mevlam birçok dert vermiş, Beraber derman vermiş. Bu öldürücü derde Bu Tükenmez Derdime, Neden ilaç vermemiş. Ezo Gelin Malatya'nın sevilen türkülerinden biri olan bu eser, Fahri Kayahan'a aittir. Sözleri ise şu şekildedir Ezo gelin benim olsaydın da seni vermezdim feleğe Güzel yosmam başın için olsun da salma beni dileğe Annen huridir sen benzersin meleğe Aşağıdan Bir Yel Esti Malatya yöresine özgü bir türkü olan bu eser, sevilen ve bilinen eserlerden biridir. Türkü, Hasan Aydın'a aittir. Sözleri ise şu şekildedir Aşağıdan bir yel esti Irgaladı ölem dallarımı Ne dedim de ölem niye küstün Kırdın yine ölem kollarımı Çiçekten Harman Olmaz Malatya'nın sevilen türkülerinden Çiçekten Harman Olmaz, Fahri Kayahan'ın eseridir. Türkünün ilk dörtlüğü ise şu şekildedir Çiçekten harman olmaz Yar derde derman olmaz Darılmış güle bülbül Gelip dalına konmaz Fırat Kenarında Esvap Yumuşlar Hasan Durak'a ait olan bu eser, Malatyalı ünlü sanatçılar tarafından seslendirilmiştir. Sevilen türkünün ilk dörtlüğü şu şekildedir Fırat kenarında esvap yumuşlar Yuyup yuyup gül dalına koymuşlar Sevmediğim yerde sevdi demişler Sevem de kurtulam elin dilinden Yollar Seni Gide Gide Usandım Malatya'nın sevilen türkülerinden biridir. Eser, Mehmet Sekse'ye aittir. Türkünün sözleri ise şöyledir Yollar seni gide gide usandım Ayağıma diken battı gül sandım Di yörü yörü de muhannet gelin Ben de seni bir vefalı yar sandım De gidinin kızı senden yar olmaz Malatya Yöresinin Uzun Havaları Aldı Bu Yüreğimi Derd İle Sızı Beri Gel Beride Boyu Güzelim Bu Gelin Yaylayı Yaslı Yaylamış Dam Üstünde Uzun Uzun Bacalar Dereler Çoşarsa Da Güller Neydecek Kırmızı Güllerin Sarı Tohumu Nazlı Yardan Bana Bir Haber Gelmiş Yine Havalandı Göğnümün Guşu Erzurum Dağları Kar İle Boran Pencereden Kar Geliyor Malatya Arguvan Türküleri Arayı Arayı Benim Bulduğum Bahçede Bir Bülbül Ağlar Beni Ağlatırsan Yoluna Ağlat Beni Dertten Derde Saldın Bir Ay Doğar İlk Akşamdan Geceden Bugün Erenlere Gurban Dağlarınan Taşlarınan Irgalıyı Irgalıyı Kapının Önünde Önlük Dikiyi Kayanın Dibinde Malmı Yayılır Kekliğidim Sekemedim Pınar Seni Neydip Neydip Netmeli Sohu Dibinde Kuzu Yayladan Gel Kömür Gözlüm Yayladan Yüce Dağdan Bir Yol İner Üç Beş Aşık Cem Olmuşlar Bir Yere Karadeniz türküleri haberleri ilk sayfaArama Sonuçları KÜLTÜR-SANAT2699 Gün 8 Saat 40 dk. önce yayınlandı 1

trabzon yöresi türküleri ve hikayeleri