🍺 Şeker Hastalığı Ile Ilgili Yazı
dnS3. 16 Ağustos 2021 08 Cts, 2021 329 tarihinde düzenlendi 27758 kez okundu Şeker hastalığı tedavisi Şeker hastalığı belirtileri öncesinde bu rahatsızlık hakkında bilgileri paylaşalım. Şeker hastalığı tıbbi literatürde diyabet olarak geçen rahatsızlıktır. Bu hastalık özellikle son yıllarda eskiye oranda daha çok insanda teşhis edilmeye başlamıştır. Görülme oranlarının artmasında etkili olan şeyler ise gen yapısının bozulmasından artık beslenmede doğal içeriklerin bulunamamasına kadar değişim gösterebilmektedir. Hastalığın geçmişe göre daha çok görülmesi üzerine yapılan araştırmaların sayısını da artırmıştır. Bu sayede diyabet için alternatif tedavi yöntemlerinin geliştirildiğinden bahsedilmektedir. Fakat sayılacak olan tedavi yöntemlerinin kişiye özel olduğu unutulmamalıdır. Uzmanlar, hangi tedavi yönteminin uygulanabileceğini ancak gerçekleştirilecek olan muayene neticesinde öngörebilmektedir. İçindekiler Tablosu1 Şeker Hastalığı Belirtileri Nelerdir?2 Şeker Hastalığı Tedavi Edilir Mi? Şeker Hastalığı Tedavi ile Geçer Mi? Şeker Hastalığı Tedavi Şeker Hastalığı Tedavisi Bitkisel Şeker Hastalığı Belirtileri Nelerdir? Şeker hastalığı belirtileri hastalarda 3 belirti şeklinde kendini gösterir. Bu belirtilerin başında olağandan daha fazla yemek yemek gelir. Doymama hissi vardır ve idrara sık çıkma da bu temel belirtiler arasındadır. Aynı zamanda ağızda kuruluk yada tatlılıkta bu belirtiler arasında gösterebililir. Aynı zamanda aşağıdaki belitilerde şeker hastalığı belirtileri olarak karşımıza çıkmaktadır. Gözlerde bulanıklıkYaralar daha geç iyileşirHalsizlik hissiAyaklarda uyuşmalar meydana geldiği gibi, aynı zamanda karıncalanma da kaybıCiltte kaşıntılar oluşur ve kuruluklarda kokusuna benzer bir kokunun ağızda oluşması Şeker Hastalığı Tedavi Edilir Mi? Şeker hastalığı ile alakalı olarak yapılan araştırmalar tedavi konusunda alternatif yöntemlerin gündeme gelmesi sonucun getirmiştir. Hastalar tedavi opsiyonlarının geniş olması yüzünden şeker hastalığı tedavi edilir mi konusundaki endişe oranlarını azaltmışlardır. Fakat konu hakkında bilinmesi gereken bir durum bulunmaktadır. Öncelikle rahatsızlığın tedavisi demek her durumda ortadan tamamen kaldırılması anlamına gelmemektedir. Şeker hastası olduğu kesinleşen kişilerin bu hastalıkla yaşamayı, özellikle uzmanlar tarafından belirlenecek olan beslenme ve egzersiz düzenine mümkün olduğu kadar ayak uydurmayı öğrenmeleri istenmektedir. Aksinin olduğu durumlarda kandaki şeker miktarını kontrol altına almak pek mümkün olmayacaktır. Bu da otomatik olarak şeker hastalığı yüzünden sağlığın daha çok bozulmasına, aşırı kilo alımına ve günlük yaşamın olumsuz biçimde etkilenmesine neden olacaktır. Şeker Hastalığı Tedavi ile Geçer Mi? Diyabet tedavisi konusunda farklı uygulamalar yapılmaktadır. Uygulamaların alternatifler içermesi de rahatsızlığında tam olarak ortadan kaldırılması ya da kontrol altında tutulması gibi neticelere götürmektedir. Bir alt başlıkta da bahsedilecek olan cerrahi işlemler pek çok hastanın artık diyabet ilaçları kullanmak zorunda kalmadan günlük yaşamlarını idame ettirmelerini sağlamaktadır. Fakat cerrahi işlemlerin her birey açısından uygun olduğunu söylemek mümkün değildir. Bu neden yüzünden cerrahi operasyona uygun olmayan hastalar için medikal beslenme ve diyet önerileri verilmektedir. Aynı şekilde şeker hastalığı tedavisinde kan şekerini kontrol altına almak için insülin takviyeleri de yapılabilmektedir. Tedavi kapsamında iki şekilde de uzmanların önerilerine uyulması bireylerin hayatlarını olumlu şekilde etkilemektedir. Şeker Hastalığı Tedavi Yöntemi Şeker hastalığı herkeste aynı seviyede ya da tipte olmamaktadır. Halk arasında genellikle tip iki teşhis edilmesine karşın tip bir şeker hastalığına sahip olan kişiler de bulunmaktadır. Rahatsızlığının türü ise tedavi yöntemlerinin değişim göstermesine yol açmaktadır. Fakat en kesin şeker hastalığı tedavi yöntemi ameliyat olarak gösterilmektedir. Son yıllarda meydana gelen tıbbi gelişmeler neticesinde operasyonlarda şeker üretim seviyeleri normale döndürülebilmektedir. Fakat operasyonların yapılabilmesi için hastaların halen işler bir hormon üretim seviyesinde olmaları gerekmektedir. Yani insülin üretimi tamamen durmuş olan kişiler operasyon için uygun değillerdir. Bu tür hastalarda ise ilaçlı ve insülin takviyeli tedavi yöntemlerinin tercih edildiği görülmektedir. Şeker Hastalığı Tedavisi Bitkisel Şeker hastalığı bitkisel tedavi yöntemleri de konunun en çok araştırılan başlıkları arasındadır. Fakat unutulmamalıdır ki bitkisel tedaviler hiçbir durumda asıl tedavinin yerini tutmamaktadır. Bitkisel yöntemlerle tedavi ancak uzmanlara danışılmasından sonra bir destek olarak kullanılabilmektedir. Aksinin olduğu durumlarda ise rahatsızlığın boyutunun arttığı gözlemlenmektedir. Yine de yapılan araştırmalar diyabet bitkisel tedavisinde zerdeçal gibi bitkilerin işe yaradığını ortaya koymaktadır. Zencefil, siyah körü ya da tarçın gibi bitkiler de tüketimi ile birlikte tip iki diyabeti olanlar için iyi neticeler vermektedir. Son olarak bitkisel tedavilerle ana tedavi desteği yapmak isteyenlerin tüketim miktarlarını artırmamaları önemlidir. Aksinin olduğu durumlarda istenmeyen sonuçların ortaya çıkma riski artmaktadır. Okunma
Son yıllarda adını sıkça duyduğumuz bir hastalık olan Şeker Hastalığı’nı ele alacağız bu yazımızda. Aslında şeker her insan da bulunmaktadır. Ancak kimilerinde bazı etmenlerden dolayı farklı seyredip düşük veya yüksek devamlı olarak bir miktar şekeriglikoz kanda bulundurmaktadır. Pankreas tarafından üretilen bir hormon olan insülin kan dolaşımındaki şekeri hücrelere taşımakla görevlidir. Pankreasın ürettiği insülinin yetersiz veya etkisiz kaldığı durumlarda diyabet ortaya Hastalığının Genel Olarak Belirtileri – Sık Sık idrara çıkma – Ağızda kuruluk – Halsizlik, Yorgunluk – Kilo kaybı, Acıkma hissi – Mide bulantısı, Kusma – Nefeste koku – Ciltte kuruluk ve kaşıntı – Yaraların geç iyileşmesiSık Sık İdrara Çıkma Şeker hastalarında en sık görülen belirtilerdendir. Nedeni ise şekerin yükselmesiyle birlikte böbreklerin ememedikleri glikozu dışarı atmak istemesidir. Bu durum genellikle kandaki glikoz miktarı 180mg’a ulaştığında Kuruluk Şeker hastalığının ilk belirtileri arasında yer alan diğer belirtide ağız da kuruluktur. Böbreğin şekeri atmak istemesi beraberinde su kaybına da neden olmaktadır. Bu da vücudun su ihtiyacını artırıp ağızda kuruluğa sebep Hastalarının Dikkat Etmesi Gerekenler – Diyabet hastasının rutin olarak kontrollerinin yapılması ve ilaçlarını düzenli olarak kullanması gerekmektedir. Ayrıca verilen diyete de uyulmalı ve insülin kullanımında hassas olunmalıdır. – Yılda en az bir kez göz ve böbrek muayenesinin, 2 yılda bir dış muayenesinin yapılması gerekmektedir. – Diyabet hastaları için ayaklar da önemlidir. Bu sebeple her gün ılık sabunlu su ile yıkanmalı ve ardından kurulanmalıdır. – Cilt kuruluğu sebebiyle nemlendirici bir krem kullanılmalıdır. – Çıplak ayakla dolaşılmamalı, yaz mevsiminde de çorap giyilmelidir. Çorap seçiminde pamuklu olanlar tercih edilmeli ve bacağı sıkmayan, iz bırakmayan çoraplar giyilmelidir. – Ayaklarda nasır oluşumu başladığında mutlaka cildiyeye gidilmeli ve tedavi edilmelidir. Ayak tırnakları düz olarak kesilmelidir. – Ayakkabı seçiminde ise ayağa tam oturan, sıkmayan ve vurmayan ayakkabılar tercih edilmelidir. – Sigara ve alkolden sakınılmalıdır. – Stres ve sıkıntıdan uzak durulmalıdır. – Şeker ölçüm aleti temin edilmeli ve takibi düzenli olarak kontrollere zamanında gidilmesi, ilaç ve insülinin düzenli kullanımı, düzenli beslenme ve egzersiz artık diyabet hastalarının alışkanlık haline getirmesi Diyabet hastalarında egzersiz; şeker oranını dengede tutmak, hızlı şeker düşmesi veya yükselmesini önlemek, kilo alımı veya kaybını önlemek ve hasta kilolu ise ideal kiloya ulaşmak için gereklidir. Gerekli kontroller yapıldıktan sonra yapılması önerilen egzersiz sizi daha sağlıklı, şekerinizi de daha dengeli 2’ye 1 Her yaşta görülebilme olasılığı olsa da genellikle çocuk ve gençlerde görülmektedir. Ülkemizde 4 milyonun üzerinde insanın şeker hastası olduğu düşünülmektedir ve bu hastaların %10’luk kısmı bu tip şeker Vücutta bilinmeyen bir sebeple bağışıklık sistemi harekete geçerek insülin üreten pankreası tahrip eder ve bu tahribat %80 e ulaştığında şikâyetler baba, kardeş, çocuk gibi yakın akrabalarında Tip1 görülen kişiler, ailesinde en az 4 kişide Tip2 diyabetli bulanan kişiler ve hamilelik döneminde şeker çıkan kişiler risk Genellikle 40 yaş üstü erişkinlerde görülmektedir. Nedeni ise; pankreasın insülin üretmesine rağmen vücudun bunu gerektiği gibi olanlar, düzenli beslenme alışkanlığı olmayanlar, ailesinde başka diyabet hastası bulunanlar, geçirdiği bir kazanın etkisini üzerinden atamayan ve stresli bir yaşantıya sahip olan insanlar Tip2 diyabet riski yazmış olduğumuz belirtilerin dışında Tip1 ve Tip2’nin belirtileri – Karın ağrısı – Derin solunum – Bulanık görme – Ellerde ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma – Cinsel sorunlarGizli Şeker Açlık kan şekerinin 90-126mg arasında olması durumudur. Bu durumda bulunan kişiler metabolizma diyeti yaparak şekerden kurtulabilirler. İlk ölçümde kan şekeri 100mg’ın altında çıksa da ikinci şeker yükleme testi sırasında kan şekerinin 140-200mg arasında çıkmasıyla teşhis – Tatlı krizlerine girilmesi – Gebelikte kan şekerinin bozulması – Gündüzleri uyuklama – Hızlı kilo kaybı veya alımı – Gece su içmek için uykudan uyanma – Gece başın terlemesi – Görmede bulanıklık – Sabah uyanamama veya zor uyanma – Halsizlik, yorgunluk – Çabuk sinirlenme – Kolay depresyona girme – Kalpte çarpıntıDiyabetli hastalar dışarıya tek çıkıyorlarsa üzerlerinde diyabetin tipininTip1 veya Tip2 yazılı olduğu bir kart bulunması, yolculuk esnasında rahatsızlandıklarında şekerin düşmesi veya yükselmesi durumunda tedaviyi tür hastalıklarda erken teşhis çok önemlidir. Eğer en yakınlarımıza diyabet tanısı konmuşsa bizde risk grubundayız demektir. Bu sebeple ara ara kan şekerinin ölçülmesi erken teşhis konup hastalığın geri dönülmez bir hal almasını önleyecektir. En azından insülin kullanmadan ilaçla tedavi olmak bile bizim için büyük bir nimet olacaktır.
Diyabet hastalığı da denen şeker hastalıkları günümüzde çok fazla kişide bulunmaktadır. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde sıkça rastlanan bu hastalık için uluslararası işleyen bir platform da kurulmuştur. Bu platform, Uluslararası Diyabet Federasyonu IDF’dur. Dünya çapında bu hastalığı takip etmek ve önlemler almak, araştırmalar yapmak için kurulmuştur. Uluslararası Diyabet Federasyonu’nun verilerine göre dünya da 200 milyona yakın şeker hastası bulunmaktadır. Yapılan araştırmalar sonucunda, 2025 yılına gelindiğinde dünyada, 350 milyona yakın şeker hastası bulunacağı öngörülmektedir. Türkiye’de Kaç Şeker Hastası Vardır? Türkiye, gelişmekte olan bir ülkedir. Şeker hastalığının çok sık görüldüğü ülkemizde neredeyse her üç kişiden birinde gizli şeker hastalığı bulunmaktadır. Son yapılan araştırmaların ışığında ülkemizde üç milyona yakın şeker hastası olduğu tespit edilmiştir. Bunun yanında şeker hastası olma ihtimali taşıyan iki buçuk milyona yakın hasta da bulunmaktadır. Şeker Hastalığına Hangi Bölüm Bakar? Şeker hastalığı tespiti, iç hastalıkları dahiliye bölümünde yapılır. Hastanın kan değerleri burada ölçülür ve hasta detaylı tespit ve kontroller için endokrinoloji bölümüne yönlendirilir. Burada yapılacak işlemlerden sonra ise hastanın şeker tanısı tam olarak konulmuş olur. Buradan alınan sonuçlar ile hastaya ilaç tedavisi başlatılması için kararı yine iç hastalıkları uzmanı verir. Hasta aşırı kilolu ise tedavinin bir parçası olarak diyetisyene yönlendirilerek, kilo vermesi sağlanır. Şeker Hastalığı Çeşitleri Nelerdir? Günümüzde 4 tip şeker hastalığı tanısı vardır. Bunlar; Tip 1 Diyabet, Tip 2 Diyabet, Gebelik Diyabeti, Özel Diyabet’tir. Bu hastalıkların seyirleri ve tedavisinde farklılıklar bulunmaktadır. Şeker hastalığı tanınız konurken, hangi tip olduğu da tespit edilmektedir. Şeker Hastalığı Tanısından Sonra Dikkat Edilmesi Gerekenler Hastane süreci tamamlanırken doktorunuz sizin için gerekli olan bazı önerilerde bulunacaktır. Bu önerilerin başında düzenli beslenme, kilo verme, spor yapma, şeker, un ve karbonhidrat tüketimini azaltmak gelir. Hayatınızda belli değişiklikler yapmanız gerektiği için doktorunuza hangi tip şeker hastalığınızın bulunduğunu sormanız önemlidir. Çünkü şeker hastalığı tiplerinde farklılıklar bulunur ve her çeşit için önemli ve dikkat edilmesi gereken farklı noktalar bulunur. Aşırı kilo durumunda diyetisyen ile çalışmanız önemlidir. Sizin için en doğru beslenme şeklini uzman bir doktor belirleyebilir. Bunun yanında doktorunuzun size gösterdiği biçimde, düzenli olarak kan şekeri kontrolünüzü gerçekleştirin. Üç ayda bir herhangi bir problem yaşamazsanız bile doktor kontrolüne gidin ve hastalığınızın seviyesini kontrol altına alın. HbA1C değerinize üç ayda bir baktırın. Doktorunuzun belirlediği süre ve aralıklarda ilaçlarınızı alın. Tip 1 Diyabet Hastalığı ve Belirtileri Tip 1 diyabet hastalığı genellikle çocukluk ve gençlik dönemlerinde ortaya çıkmaktadır. Bağışıklık sisteminde oluşan bozukluklarla birlikte pankreas düzenli çalışmaz ve insülin hormonu üretiminde bozukluk yaşanır. Bu durum sonucunda ortaya çıkan rahatsızlık, Tip 1 Diyabet olarak adlandırılır. Bu süreçte hasta az insülin ürettiği için insülin takviyesi alması gerekir. Eğer gerekli insülin takviyesi alınmazsa hasta ketoasidoz denen diyabet komasına girebilir. Tip 1 diyabet hastalığında kişi zayıftır ve belirtiler hızlı olarak ortaya çıkar. Ani kilo kaybı bu belirtilerden en çok yaşanılanıdır. Tip 1 Diyabet hastalığı oranı, tüm diyabet hastalıklarında yüzde olarak beş ila on arasında seyreder. Tip 2 Diyabet Hastalığı ve Belirtileri Tip 2 diyabet hastalığı orta yaş grubunda ve üzerinde görülen şeker hastalığıdır. En çok görülen şeker hastalığı Tip 2 Diyabet’tir. Tüm diyabet hastaları arasındaki oranı yüzde doksan ila doksan beş arasındadır. Bu hastalıkta pankreas fazla insülin üretimi yapar ve hastanın diğer organlarının çalışması yavaşlar ve hatta ileri boyutlarda hasar görür. Karaciğer, böbrek kalp, damarlar, kas ve dokular üzerinde yıkıcı bir etki sergilenir. Tip 2 Diyabet hastaları aşırı şişmandır. Hastalar hareketsizlikten kaynaklı direnç kaybı yaşar. Tip 2 Diyabet, sinsi ilerleyen bir hastalıktır. Bu sebeple geç fark edilir ve vücutta buna bağlı hasarlar meydana gelmiş olabilir. Bu hastalar hızlıca kilo vermeye ve ilaç kullanmaya başlamak zorundadır. Spor ve sağlıklı beslenme ile durum kontrol altına alınmalıdır. Aksi halde hastalar ciddi sağlık sorunları yaşar. Organ yetmezliği, organ hasarları ve kalp krizi, uzuv kaybı, körlük ve hatta ölüm ile sonuçlanan bir tablo ile karşı karşıya kalınır. Tüm Şeker Hastalıklarına Dahiliye Mi Bakar? Günümüzde 4 çeşit şeker hastalığı bulunmaktadır. 4 çeşit şeker hastalığa kendisine has tedavisi, gerekliliği bulunmaktadır. Bu 4 çeşit hastalığa da Dahiliye bölümü bakmaktadır. Alanında uzman doktorları bulabileceğiniz alan Dahiliyedir. Şeker Hastalığı Tedavisi Ağır Mıdır? Şeker hastalığı, tüm hastalıklar gibi kişiden, kişiye değişebilen bir durumdur. Her hastalık kendine has bir şekilde ilerlemektedir. Bu ilerlemede bünyenin de oldukça önemi bulunmaktadır. Bu yüzden net olarak sürecin ağrılı veya ağrısız geçebileceğini söylemek sağlıklı olmayacaktır. Ancak uzman doktorunuz ile yapacağınız fikir alışverişinde detaylı bilgilere sahip olacaksınız. Şeker Hastalarına Program Verilir Mi? Şeker hastalarına bazı durumlarda yiyecek ve egzersiz programları verilmektedir. Ancak bilinmesi gereken nokta; bu programların alanında uzman bir hekim tarafından veriliyor olmasıdır. Bazı durumlarda da program hastaya verilmemektedir. Hangi Hastanelerde Şeker Hastalığı Tedavisi Bulunur? Şeker hastalığı teşhisi koyulmuş birey birçok hastanede tedavi olma imkanı bulunmaktadır. Devlet hastanesi, Üniversite Hastanesi veya Özel hastaneler fark etmemektedir. Hastanın alanıyla ile ilgili uzman bulunuyorsa; herhangi bir aksaklık olmayacaktır. Kaynakça
Bu sayfada Şeker hastalığı nedir Şeker hastalığı ne demek Şeker hastalığı ile ilgili sözler cümleler bulmaca kısaca Şeker hastalığı anlamı tanımı açılımı Şeker hastalığı hakkında bilgiler resimleri Şeker hastalığı sözleri yazıları kelimesinin sözlük anlamı nedir almanca ingilizce türkçe çevirisini bulabilirsiniz. Şeker hastalığı nedir, Şeker hastalığı ne demek Şeker hastalığı; bir tıp terimidir. Kanda şeker düzeyinin normal değerlerin üzerine çıkması sonucu çok su içme, çok yemek yeme, çok idrar yapma ve idrarda şeker bulunması ile beliren hastalık, şeker, diyabet "Şeker hastalığı" ile ilgili cümle "Ben de hastayım hanım, şeker hastalığım var." - S. F. Abasıyanık Biyoloji'deki anlamı Kanda şeker seviyesinin çok artması ile ortaya çıkan hastalık. Diyabet. Veterinerlik alanındaki anlamları Diyabetes mellitus. İngilizce'de Şeker hastalığı ne demek? Şeker hastalığı ingilizcesi nedir? diabetes, diabetes mellitusŞeker hastalığı hakkında bilgiler [Bakınız diyabet] Şeker hastalığı ile ilgili CümlelerKız arkadaşını şeker hastalığından hastalığın nasıl gidiyor?Şeker hastalığın var mı?Şeker hastalığı bazen seni sinirli hastalığın yok mu?Şeker hastalığınız var mı?Şeker hastalığı kısaca anlamı, tanımı Diyabet Şeker Sevimli, cana yakın ve güzel. Şeker hastalığı. Bu madde katılarak yapılmış lokum, akide, çikolata vb. tatlı yiyeceklerin genel adı. Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel Parasız, züğürt. Zihinsel yetenekleri bozulmuş olan. Aşırı düşkün, tutkun. Hastalık, kaza veya yaralanma dolayısıyla fizik veya ruh sağlığı bozulmuş ve tedavi edilmesi gereken kimse, Bir nesnenin, bir kimsenin başka nesnelere veya kimselere göre olan değer ve yücelik derecesi, seviye. Bir kursun basamaklarından her biri, kur. Bir yüzeyin veya bir noktanın yüksekliğindeki yatay sınır, Aşırılığı, eksikliği ve taşkınlığı olmama, ortalama durum. Kurala uygun, alışılagelen, olağan, düzgülü, aşırılığı olmayan, uygun. Bir eğrinin bir teğetine değme noktasından çizilen Üstün, yararlı nitelikleri olan kimse. Bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı, bedel, kıymet, paha, valör. Bir ulusun sahip olduğu sosyal, kültürel, ekonomik ve bilimsel değerlerini kapsayan maddi ve manevi ögelerin bütünü. Kişinin isteyen, gereksinim duyan bir varlık olarak nesne ile bağlantısında beliren şey. Üstün nitelik, meziyet, kıymet. Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet. Bir değişkenin veya bilinmeyenin sayı ile Eski, kullanılmış. Çıkmış. Desteklemek amacıyla verilen para. Çıkmak işi. Hamamdan çıkarken kullanılan havlu ve kurulanma takımı, çıkacak. Bir yapının üst katlarından dışarıya doğru uzanmış bölüm, balkon. Bir yazı sayfasının kenarına metinle ilgili olarak yazılan ek, çıkıntı, Isırmak. Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek. Birine alacağını vermemek, ödememek. Yemek yeme, karın doyurma işi. Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak. Sürekli üzmek, tedirgin etmek. Ağızda çiğneyerek yutmak. Başkasının parasını harcamak. Harcanmak, kullanılmak, sarf edilmek. Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek. Kandırmak. Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam, ekmek. Konuklara yiyecek verilerek yapılmış olan ağırlama. Yasal yoldan cezalandırılmak. Günün belli saatlerinde yenilen besin. Gücünü kırmak, perişan etmek, mahvetmek. Harcamak, tüketmek, bitirmek. Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, Böbreklerde kandan süzülerek idrar yolları aracılığıyla dışarıya atılan sıvı, sidik, küçük abdest, Yapmak işi. Yapmacık, sahici karşıtı. Yapay. Diğer dillerde Şeker hastalığı anlamı nedir?İngilizce'de Şeker hastalığı ne demek? n. diabetesFransızca'da Şeker hastalığı diabète [le]Almanca'da Şeker hastalığı n. Diabetes, ZuckerRusça'da Şeker hastalığı n. диабет Madj. диабетический Sayfa düzgün görüntülenmiyorsa, lütfen sayfayı yenileyin. F5
Şeker Hastalığı ciddi bir hastalıktır. Diyabetin sıkı bir şekilde kontrol altında tutulması ile hayati tehlike yaratabilecek sorunlar önlenebilir. Hastanın diyabeti olduğunu belirten bir künye ya da bilezik takması acil durumlar için faydalı olacaktır. Öncelikle diyabetin kontrolü için hastanın da sorumluluk alması gereklidir. Diyabet ile ilişkili bilgi edinilmelidir. Bu konuda uzmanlaşmış kişilere doktor, hemşire, diyetisyen, psikolog vb. danışılmalıdır. Diyabet tedavi planına gündüz ve gece birlikte düşünülerek, tüm gün boyunca uyulmalıdır. DİYABET NASIL TEDAVİ EDİLİR?Diyabet tedavisinin esas amacı, kan şekerini güvenli sınıra çekmek ve komplikasyon riskini azaltarak diyabet hastası kişinin günlük görevlerini yerine getirmesine yardımcı olmaktır. Çoğu insanda ise ilaç kullanma, yaşam tarzını düzenleme ve diyabetin çeşitli komplikasyonlarını yönetme gibi tedaviler uygulanır. Bazı Tip 2 diyabet vakaları, yaşam tarzı değiştirilerek düzeltilebilmektedir. Diyabet başlangıcı olan bir kişi düzenli ölçülü – yoğun egzersiz, kilo kaybı ve dengeli düşük şekerli diyetle kandaki yüksek glikoz miktarını tersine çevirebilir. Tam bir diyabet hastalığı genellikle iyileştirilemez fakat etkilerini yönetmek için geniş bir yelpazede seçenekler bulunmaktadır. Prof. Dr. Alper Çelik, Tip 1 ve Tip 2 diyabet tedavisi hakkında şu bilgileri verdi Kandaki glikoz seviyesini kontrol etmek için ağızdan bazı ilaçlar almanız gerekebilir. Tip 1 diyabeti olan kişiler için ve bazı Tip 2 diyabet hastaları için bu insülin kullanmak demektir. Tip 1 diyabet hastaları diyabeti kontrol altında tutmak için insülin almalıdır. Tip 1 diyabet durumunda kullanılacak esas ilaç insülindir. Tip 1 diyabet hastası olan bir kişinin pankreası insülin hormonu üretmediği için, kişinin insülin alması gereklidir. Günün doğru saatlerinde insülin almak, diyabet hastası bir kişinin yaşam kalitesini artırabilir. Tip 2 diyabet hastalarında insülin her zaman gerekli değildir. TİP 2 DİYABET İÇİN İLAÇLARTip 2 diyabetiniz varsa arada bir sağlıklı yemek ve fiziksel aktivitelere katılmak yeterli olmaz. Bununla birlikte yaşam tarzını düzenleyerek, düşük şekerli bir beslenme ve düzenli egzersizle Tip 2 diyabet hastası olan bir kişi kan şekerini başka yöntemlerle de dengeleyebilmelidir. Metformin, Tip 2 diyabet hastası bir kişinin hap ya da sıvı formda alabileceği anahtar bir ilaçtır. Kan şekerini düşürmeye yardım eder ve insülinin daha etkili kullanılmasını sağlar, kilo kaybına yardım eder dolayısıyla diyabet etkilerini de azaltabilir. Diğer ağızdan alınan ilaçlar da Tip 2 diyabeti olan kişilerin kandaki glikoz seviyelerini düşürmeye yardımcı olabilir. Bazı ilaçlar, hasta öğün dışında aldığı zaman kan şekerini çok fazla düşürür ve hipoglisemi ya da kan şekerinde düşmeye neden olur. Doktorunuz reçete yazdığında bu konuyu sorun ve olası yan etkiler hakkında bilgi alın. Bir tek ilaç almak kandaki glikoz oranında istenen etkiyi yapmayacaksa, doktorunuz bu ilaçların bir bileşimini yazabilir. Bu ilaçlar vücuttaki farklı işlevlere etki eder ve birbirleri ile etkileşime girmezler. FİZİKSEL AKTİVİTE Fiziksel aktivite diyabet kontrolü ve kalp rahatsızlıkları ve yüksek kan basıncı gibi komplikasyonları önlemenin önemli bir parçasıdır. Tip 2 diyabet hastalarında kan şekeri seviyesini kontrol altına almaya yardım edecek son derece etkili bir yoldur. Haftada birkaç günden fazla 30 dakikalık hafif yürüyüş gibi egzersizleri deneyin. Doktora danışarak uygun bir egzersiz programı oluşturulmalıdır. Sağlık durumuna uygun olarak yürüyüş, yüzme ya da bisiklete binme önerilebilir. Egzersiz, kandaki glukozun hücreler içerisine girmesini sağlar; ayrıca hücrelerin insüline karşı duyarlılığını artırır. Uzunca bir süre egzersiz yapmamış kişilerin, fiziksel aktivitelere yavaş başlaması ve egzersiz yoğunluğunu yavaşça artırması gereklidir. Egzersiz yapmak günlük ya da haftalık rutinlerin bir parçası haline getirilmelidir. Fiziksel aktivite vücuttaki glikoz kullanmak ve kasları insüline daha duyarlı hale getirmek için hayati öneme sahiptir. The American Diabetes Association ADA, haftada en az beş gün 30 dakika orta – ağır egzersiz yapmayı tavsiye etmektedir. Egzersiz, erken dönemdeki diyabeti geri çekmeye yardımcı olabilmektedir. Aerobik egzersizleri kilo yönetimini, kandaki glikozu azaltmayı ve vücuttaki insülin kullanımını desteklemektedir. Örneğin Tempolu ya da uzun yürüyüşler Pedal çevirme, açık havada ya da bir makine ile Dans Su aerobiği ya da düşük etkili aerobi sınıfları Yüzme Raket sporları Merdiven çıkmak Kürek çekmek Bahçe işleri Kas geliştirme, vücudun dinlenme halindeyken yaktığı glikoz miktarını artırdığından kas geliştirme de önemlidir. Eğer doktor, idrarda keton bulursa, bu vücudun glikoz yerine yağ yaktığı anlamına gelir. Aşırı keton son derece tehlikeli olabilir, vücut bu atığın yüksek seviyelerde üretimini kaldıramayabilir. İdrarda keton bulunduğu takdirde egzersiz yapmayın. BESLENMEBeslenme biçiminin bireysel ihtiyaçlara uygun olarak düzenlenmesi, hastanın kan glukoz düzeyindeki dalgalanmaların kontrol edilmesine ve tip 2 diyabet hastalarında kilo verilmesine yardımcı olur. Genel olarak tüm diyabet hastaları beslenme konusunda bilgilendirilmelidir. Hasta bu konuda, doktoruna ve diyetisyenine danışmalıdır. Danışmanlık verilirken hem hasta hem de hastanın yemeklerini hazırlayan kişi bir arada olmalıdır. Diyabet hastaları doymuş yağ ve kolesterol içeriği düşük besinler ve yüksek lif içeriğine sahip tam tahıllı gıdalarla beslenmelidir. Protein ve yağ içerdikleri kalori nedeniyle, kilo alma ya da verme üzerinde etkilidir. Ancak kan glukozunu doğrudan etkileyen besin grubu, karbonhidratlardır. Tip 1 diyabeti olan hastalar yemek öncesi insülin dozunu hesaplarken karbonhidrat “sayma” ve buna göre insülin dozunu ayarlama yöntemini kullanırlar. Bu yaklaşımın başarılı olması için, uygulamanın doktor ve diyetisyenin rehberliğinde olması ve hastanın ayrıntılı bir şekilde eğitim alması gereklidir. Tip 2 diyabeti olan hastalar da; kalori kısıtlamasına uymalı, düzenli yemek yemeli, lif alımını artırmalı, işlenmiş karbonhidrat ve doymuş yağ tüketimlerini sınırlamalıdır. Bazı uzmanlar erken evrede böbrek hasarı olan hastalarda, ilerlemeyi önlemek için protein kısıtlaması da önermektedir. DİYET Diyabet hastası olan bir kişi hoşuna giden besinleri tüketmeye devam edebilir, fakat daha seyrek ve daha az porsiyonlar tüketmelidir. Bir doktor ya da diyetisyenin tavsiyesine göre hareket edin, her gruptan besinleri içeren bir beslenme planı uygulayın ve önerilen miktarlara bağlı kalın. Porsiyonların boyutu diyabetli hastalar için çok önemlidir. Bu konu hakkında bir diyetisyenle görüşün. Diyabeti kişiler için en uygun besin grupları Sebzeler brokoli havuç domates biber lifli yapraklar, lahana vb. patates mısır yeşil fasulye Meyveler Karpuz gibi yüksek şeker içeren meyveler konusunda dikkatli olmak gerekir, ancak aşağıdaki belirtilen meyvelerin ölçülü tüketilmesi diyabet hastaları için büyük besinsel fayda sağlayacaktır Portakal böğürtlen gibi etli ve zarlı kabuksuz meyveler kavun elma üzüm muz Tahıllar Tam tahıllar, aşağıdakiler dahil, diyabetli bir kişinin diyetindeki tüm tahılların en az yarısını oluşturmalıdır yulaf arpa kinoa iri taneli mısır unu pirinç buğday Ekmek, makarna ve tahıl gevreği gibi belli besinler tam tahıllı ürünlerden yapılabilir.. ProteinlerDüşük yağlı ve yağsız proteinler, yağ ve glikoz seviyelerini zorlamadan kas kütlesini oluşturmaya yardımcı olabilir Yağsız et ve yeşil sebzeler şeker hastalığı olan insanlar için lezzetli ve güvenli yiyeceklerdir. yumurta yağsız sığır eti balık derisiz tavuk ya da hindi yer fıstığı ve diğer kuruyemişler kuru fasulye bezelye, nohut tofu gibi ete alternatif yiyecekler Süt ürünleri Sadece az yağlı ya da yağsız süt ürünleri tüketin, peynir, süt, yoğurt vs. Tüm yağlar diyabet için kötü değildir ve baz tür yağlar kalbi diyabet etkilerinden korumak için iyidir tohum ve taneler somon, ton ve uskumru avokado zeytinyağı gibi yağlar Kaçınılması gereken yiyeceklerBir diyabetlinin diyetinde şunlar olmamalıdır kızartılmış yiyecekler patates cipsi gibi tuzlu yiyecekler şeker, dondurma, kek gibi şekerli yiyecekler enerji içecekleri gibi ilave şeker içeren yiyecekler Tatlandırılmış içeceklerin yerine su içilmelidir. Kahve ya da çay için şeker yerine yapay tatlandırıcıları tercih edin. Kadınlar günde birden fazla alkollü içecek tüketmemeli ve erkekler de alkol alımını en fazla iki içki ile sınırlamalıdır. AŞILARA DİKKATDiyabet hastalarının aşılamalarına dikkat edilmelidir. Doktor tarafından uygun görüldüğünde; grip, zatürre ve daha önce yapılmadıysa Hepatit B aşıları önerilebilir. AYAK SAĞLIĞIDiyabet hastaları ayaklarına dikkat etmelidir. Ayaklar günlük olarak ılık suda yıkanmalı, özellikle parmak araları nazikçe kurulanmalıdır. Parmak araları dışında kalan ayak derisi nemlendirilmelidir. Ayaklar her gün kabarcık, kesik, yara, kızarıklık ve şişme yönünden incelenmelidir. Ayakta bir sorun mevcut ise ve hızlıca kendiliğinden iyileşmiyorsa mutlaka doktora danışılmalıdır. GÖZ MUAYENESİYıllık olarak genel kontroller ve göz muayeneleri yapılmalıdır. Düzenli diyabet kontrolleri dışında vücut; genel olarak hem diyabetin yaratabileceği ek sorunlar hem de başka hastalıklar açısından tarama yapmak amacıyla değerlendirilmelidir. Gözde ağ tabaka retina hasarı, katarakt ya da göz tansiyonuna glokom ait bulguların varlığı araştırılmalıdır. DİŞ SAĞLIĞIDiş sağlığına dikkat edilmelidir. Diyabet hastalarında daha ciddi diş eti enfeksiyonları görülebilir. Dişlerin, günde en az iki kez fırçalanması ve diş ipi kullanılması gereklidir. Düzenli olarak diş kontrolleri yaptırılmalıdır. Diş etinde kanama, kızarıklık ya da şişme fark edilirse, diş hekimine başvurulmalıdır. SİGARASigara içme ve diğer tütün kullanma alışkanlıkları bırakılmalıdır. Sigara kullanımı diyabete bağlı ağır sorunlarla karşılaşma riskini artırır. Diyabeti olan ve sigara içen kişilerin kalp-damar hastalıklarına bağlı ölüm oranı, diyabeti olan; ancak sigara içmeyen kişilerden daha fazladır. Hastalar, doktorlarından sigarayı ve tütün kullanma alışkanlığını bırakma yöntemleri hakkında danışmanlık almalıdır. ALKOLAlkol, insülin alan kişilerde kan glikoz değerini çok fazla düşürerek hipoglisemiye yol açabilir. Alkol alırken yemek yemek bu riski azaltacaktır. Alkol kullanımı var ise doktora danışılmalıdır. Hasta, alkol kullanma tercihine devam ediyor ise miktarı sınırlandırılmalı ve her zaman yemeklerle birlikte alınmalıdır. Karbonhidrat sayımı içerisine alkolden gelecek olan karbonhidrat da dahil edilmelidir. Uyku öncesinde kan şeker düzeyi ölçülmelidir. STRESSStres yönetimi ciddiye alınmalıdır. Uzun süren streste vücutta üretilen hormonlar insülinin etki göstermesine engel olabilir. Bu da, kandaki glikozun yükselmesine neden olur. Hasta kendi sınırlarını iyi belirlemeli ve önceliklerini dikkate almalıdır. Ayrıca rahatlama teknikleri öğrenilmeli ve yeterli süre uyunmalıdır. Sağlıklı beslenme, sağlıklı bir vücut ağırlığına sahip olma ve sürdürme, düzenli olarak fiziksel aktivite yapma; diyabet tedavisinde önemli başlıklardır. Kan glikozunun takip edilmesi, insülin kullanımı ve diğer diyabet ilaçları da tedavinin diğer parçalarıdır. Diyabet tipine ve hastanın bireysel ihtiyacına göre belirlenir. KAN GLİKOZUNUN TAKİBİKan glikozu dikkatli bir şekilde takip edilmelidir. Takipler, kan glikozunun hedeflenen değerler arasında kaldığından emin olmak için yapılır. Tedavi planına uygun olarak, kanda glikozun ölçülmesi ve kayıt altına alınması gereklidir. Bireysel ihtiyaca göre ölçümler, günde 4-8 kez ile haftada birkaç kez arasında değişen sıklıklarla yapılabilir. Sürekli glikoz izleme sistemleri de mevcuttur. Dikkatli bir şekilde takip edilse bile kan glikoz düzeyleri bazen öngörülemeyen şekilde değişebilir. Gıdalar, fiziksel aktivite, ilaçlar, hastalıklar, alkol, stres ve kadınlardaki hormonal dalgalanmalar kan glikozu düzeylerini değiştirebilir. Bazen diyabet hastalarında kan glikozu düşüklüğü görülebilir. Bu durum, genellikle, diyabet ilaçlarının etkisi ile ortaya çıkar. Hafif durumlar vücuda karbonhidrat alımı ile düzelir. Şiddetli durumlarda hayati tehlike görülebilir. Sık tekrarlanan kan glikozu düşüklükleri, ilaç tedavisi planında değişiklik yapılmasını gerektirebilir. HbA1C TESTİ Günlük kan glikozu ölçümlerine ek olarak, düzenli HbA1C testi de önerilmektedir. HbA1c’ye hemoglobin A1c ya da kısaca A1c testi de denilmektedir. Hemoglobin, alyuvarların içerisinde bulunan ve vücuda oksijen taşıyan bir proteindir. Hemoglobin A1c, glikoz eklenmiş hemoglobindir. Kanda glikoz konsantrasyonu arttığında HbA1c düzeyi de yükselir. Günlük kan glikozu ölçümlerinin aksine, HbA1c kanda son iki – üç ay içerisindeki ortalama glikoz düzeyi ile ilgili bilgi vermektedir. Günlük dalgalanmalardan etkilenmez. HbA1c ne kadar yüksek ise, hastanın diyabet ile ilgili ciddi sorunlar yaşama riski de o kadar yüksek olur. HbA1c testi diyabete yönelik tedavi planının ne ölçüde başarıya ulaştığını göstermektedir. Yüksek değerler; ilaçlar ya da beslenme düzeninde değişiklikler yapılması gerektiği ile ilgili sinyaller olarak değerlendirilir. Tedavi için hedeflenen HbA1c düzeyi, yaş ve diğer bireysel farklılıklara göre doktor tarafından değiştirilebilir. İNSÜLİN TEDAVİSİİnsülin bir şırınga ve iğne ya da bir tür kalem ile uygulanır. İnsülin pompaları da mevcuttur. Tip 1 diyabeti olan hastalar yaşamlarını sürdürebilmek için insüline ihtiyaç duyarlar. Tip 2 diyabet hastalarının birçoğu da insülin kullanmaktadır. İnsülinin birçok tipi bulunmaktadır. İnsülin tipleri arasında kısa, orta ve uzun etkili seçenekler mevcuttur. Doktor, en uygun olan şekilde, kişiye özel bir tedavi planı oluşturacaktır. Ağızdan alınan ilaçlar ve glikoz düşürücü tedavi Ağızdan alınan ilaçlar, tip 2 diyabette kan glukozunun yeterli şekilde düşürülmesini sağlayabilir; ancak tip 1 diyabette etkili değildir. Etki mekanizmalarına göre farklı tipleri mevcuttur Sülfonilüreler ve meglitinidler Pankreası uyararak daha fazla insülin salgılamasını sağlarlar. Biguanidler ve tiyazolidindionlar İnsülin salgılanmasını etkilemezler; ancak vücudun yanıtını artırarak insüline karşı daha duyarlı hale getirirler. Glukozidaz inhibitörleri Bağırsakta glikozun emilimini bozarlar. Tip 2 diyabeti olan hastalarda, eğer beslenme ve egzersiz ile kan glikozunda yeterli düşme sağlanamadıysa, öncelikle bu üç mekanizma ile glikoz düşüren ilaçlar kullanılır. Doktor, gerekli görürse, birden fazla tipin birlikte kullanılmasına karar verebilir. Kan glukozu kontrolü bu şekilde de sağlanamıyor ise, insülin sentezini artıran inkretin bazlı ilaçlar ya da insülin kullanılabilir. DİĞER TEDAVİLERBazı daha yeni ve deneysel tedaviler de kan glikoz seviyesi ve diyabet üzerinde olumlu etkiler göstermiştir. Bariatrik obezite cerrahisi Kilo verme cerrahisi olarak da bilinir ve obezite ve Tip 2 diyabet hastalarının normal kan glikoz seviyesine dönmelerine yardımcı olabilmektedir. Araştırmalar bu tür cerrahinin Tip 1 diyabetlilerde de kan glikoz seviyesinin kontrolüne yardımcı olabileceğini ileri sürmektedir. Yapay pankreas Yapay bir pankreas, hibrid kapalı döngü sistemi olarak da bilinir ve her beş dakikada bir kan şekeri seviyesini ölçüp otomatik olarak gerekli miktarlarda insülin ve sistemin çalışmasını temin etmek için tıbbi çalışanlar, ebeveynler ya da bakım sağlayıcılar tarafından uzaktan izleme yapılması da mümkündür. Yemek zamanları hala insülin miktarının manuel olarak ayarlanmasını gerektirir, ancak diyabetli kişilerin kan şekerini ölçmek veya ilaç kullanarak glikozu azaltmak için uyanmadan gece boyunca uyumalarına izin verebilir. Pankreatik adacık nakli Adacıklar, insülin üreten hücre kümeleridir. Tip 1 diyabetli bir kişinin bağışıklık sistemi bunlara saldırır. Transplantasyon, bağışlanmış, işlevsel bir pankreastan adacıklar alır ve tahrip olmuş adacıkları, Tip 1 diyabetli bir insanda değiştirir. Bu sadece kayıtlı araştırma çalışmaları ile uygulanan deneysel bir tedavidir. Sonuçlar, çoğunluklar diyabetli kişinin ne kadar süredir diyabet hastası olduğuna, insülin alıp almadığına ve kilo kaybı miktarına göre değişmektedir. Pankreas Nakli Tip 1 diyabet hastalarında bir seçenek olabilir; ancak ciddi riskleri vardır. Bu nedenle, tüm ilaç tedavilerine rağmen, kan glukozu yüksekliğinin devam etmesi ve böbrek yetmezliği nedeniyle; böbrek nakline aday olan hastalarda, büyük çoğunlukla böbrek nakli ile birlikte yapılır.
şeker hastalığı ile ilgili yazı