🏉 Mevsimler Ve Iklim Kısa Özet
Dünyanınson dönemdeki en önemli konularından biri haline gelen iklim değişikliğinin birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Anadolu topraklarındaki etkilerini inceleyen 3 bölümlük “İklim Meselesi” belgeseli; çok yakında Nat Geo ekran Bilimin ve keşfin öncüsü National Geographic ile daha ötesini keşfet.
Sizin için sırasıyla mevsimlerin aylarını ve günlerini listeledik. Dilimize Arapçadan geçmiş olan Mevsim kelimesi, BİST 2.517 0.21 EURO 18.13 0.02 USD 17.73 0.16 ALTIN 983.73 0.48
Bu tarihte GYK’ da en kısa gece ,KYK ‘da ise en uzun gece yaşanır. *Bu tarihten sonra Kuzey Yarımküre’ de geceler kısalmaya, gündüzler uzamaya; Güney Yarımküre’ de ise gündüzler kısalmaya, geceler uzamaya başlar. (Gündönümü =Solstis) 21 MART * Güneş ışınları Ekvatora öğle vakti dik açıyla gelir.
3 Böylece mevsimler oluşur. 4. Gece gündüz süreleri yıl boyunca değişir. 5. Aydınlanma çizgisi sürekli yer değiştirir. 6. Farklı yarımkürelerde farklı mevsim yaşanır. (Kuzey yaz yaşarken güneyde kış yaşanır.) 7. Güneşin doğuş batış saatleri ve yerleri yıl boyu değişir. 8. Dönenceler ve kutup daireleri oluşur. 9.
görülür. Ekvatoral iklim, Amazon ve Kongo havzalarının büyük bir kesiminde, Gine Körfezi kıyılarına yakın bölgelerde, Filipinler, Endonezya ve Malezya’nın büyük bir bölümünde etkili olmaktadır.Yıllık ortalama sıcaklık 25°C dolayındadır. Yıllık ve günlüksıcaklık farkı 2 – 3°C’yi geçmez.
1 ÜNİTE: MEVSİMLER VE İKLİM TEST – 2 • İKLİM VE HAVA HAREKETLERİ 1. Aşağıda iklim ve hava olayları ile ilgili bazı öğren-cilerin bilgilendirme yazıları verilmiştir. Emre: İklim ile ilgili olarak meteorologlar çalış-malar yapar. Tuğba: GünKlimatologlar iklim ile ilgili çalışma yapar.
MeteorolojiKarakterli Doğal Afetler ve Meteorolojik Önlemler, TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası By Mikdat Kadıoğlu Türkiye'de İklim Değişikliği Risk Yönetimi
qOHhUB. MEVSİMLER VE MEVSİMLERİN OLUŞUMU Mevsimler dünyanın yıllık hareketi sonucunda oluşurlar. Yıllık hareket ile beraber eksen eğikliği yaşanılan mevsimi belirler. Eksen eğikliği güneş ışınlarının geliş açısından dolayı önemlidir. 21 Haziran tarihinde Kuzey yarım kürede yaz başlangıcıdır. Güneş ışınlarının geliş açıları bu tarihten itibaren sıcaklıkların artmasına neden olur. 21 Aralık tarihinde Kuzey yarım kürede kış başlangıcıdır ve güneş ışınlarının geliş açısı iyice küçülerek sıcaklıklarını kaybetmelerine neden olur. 21 Mart ve 23 Eylül tarihlerine ekinoks denilir. Bu tarihlerde şu durumlar oluşur; 21 Mart tarihinde Kuzey yarım kürede, güneş ışınlarının geliş açısı büyümeye başlar ve bahar mevsiminin müjdeleyicisidir. 21 Marttan- 21 Hazirana kadar gideren artan açılarla gelen güneş ışınları 21 Hazirandan itibaren yaz mevsiminin başlamasına neden olur. 23 Eylül tarihi Kuzey yarım küre için son baharın başlangıcıdır. Güneş ışınları bu tarihten itibaren daha küçük açılarla gelmeye başlarlar. Giderek küçülmeye devam eden güneş ışınları 21 Aralık tarihinde kış mevsiminin başlamasına neden olur. 21Mart tarihi Güney yarım küre için son baharın başlangıcıdır. Güneş ışınları küçülmeye başlar ve 21 Hazirana kadar eder. 21 Haziranda ise kışın başlamasına neden olur. 23 Eylül tarihi Güney yarım küre için ilk baharın başlangıcıdır. Güneş ışınları giderek büyüyen açılarla gelmeye başlarlar ve 21 Aralıkta yazın başlamasına neden olurlar. Yukarıda anlattığımız durumlarda bir terslik olduğunu düşünmeyin. Türkiye Kuzen yarım kürede bulunur ve Mart ayında ilk bahar başlar, Güney yarım kürede bulunan Avusturalya’da ise Mart ayında son bahar başlar. Yani biz yaz mevsimini yaşarken Güney yarım küre de bulunan ülkeler kış mevsimini yaşarlar. Etiketler Mevsimler ve Mevsimlerin oluşumu Konu Özeti Coğrafyamevsimlerin oluşumu 9. sınıf coğrafya admin Yazımızda eksiğimiz olduğunu düşünüyorsanız yorum yazarak bildiriniz.
MEVSİMLERİN OLUŞUMU -1- Dünya’nın özellikleri Dünya'nın geoid şeklindedir. Kürenin kutuplardan basık, ekvatordan şişkin biçimidir. Dünya’nın dönme ekseni 23° 27’lık bir açı ile eğik durmaktadır. 23 derece, 27 dakika Yaklaşık 23,5°Dünya kendi ekseni etrafında ve Güneş etrafında olmak üzere iki şekilde hareket etmektedir. Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönmesi 24 saatte tamamlanır, bunun sonucunda gece ve gündüz oluşur. Dünya’nın Güneş etrafındaki dolanım süresi 365 gün 6 saattir. Dünya, Güneş etrafında eliptik ekliptik bir yörüngede dolanmaktadır. Güneş etrafında dönmesi sonucu mevsimler oluşumu etkiler. Dünya, Güneş etrafındaki dolanımını tamamladığında 1 yıl, 4 mevsim, 12 ay, 52 hafta, 365 gün 6 saat meydana gelir. Dünya Güney Yarım Küre ve Kuzey Yarım Küre olmak üzere iki yarım küreden oluşur. Ülkemiz kuzey yarım Nasıl oluşur? Mevsimlerin oluşmasının temel sebebi Dünya’nın Eksen eğikliği Dünya’nın Güneş çevresindeki eliptik hareketidir.Eksen eğikliğine ve Dünya’nın Güneş etrafındaki hareketine bağlı olarak Güneş ışınlarının bir merkeze geliş açısı yıl boyunca değişir. Bunun sonucunda ise mevsimler oluşur. Dünya, Güneş etrafında dönerken eksen eğiklikten dolayı, kuzey ve güney yarım küre farklı zamanlarda farklı ışık alır. => Fazla ışık alan yarım küre ışığın diken büyük açıyla geldiği anlarda yaz mevsimi yaşanırken, az ışık alan yarım küre ışığın eğikküçük açıyla geldiği anlarda kış mevsimi yaşanmaktadır. Bu iki durumun arasındaki zamanlarda da ilkbahar ve sonbahar mevsimleri yaşanmaktadır. => İki yarım kürede zıt mevsimler yaşanır.ä Dünya’nın eksen eğikliği ve yıllık hareketine bağlı olarak dört önemli gün ortaya çıkar. Bu tarihler mevsimlerin başlangıç ve bitiş tarihlerini ifade eder. Ekinoks gece gündüz eşitliği tarihleri güneş ışınlarının ekvatora dik düştüğü ve bütün dünyada gece ve gündüz sürelerinin eşit olduğu tarihlerdir. Mart ve 23 Eylül Gün dönümü tarihleri Solstis gündüz sürelerinin uzamaya veya kısalmaya döndüğü tarihlerdir. Haziran Kuzey YK de en uzun gündüz ve 21 Aralık KYK da en uzun gece ortaya çıkar. Güney YK tersiDünyamız güneşe bazen yaklaşır, bazen güneşten uzaklaşır. Dünya’nın Güneş’e en yakın olduğu zaman 3 Ocak’tır. Bu noktaya Perihel Günberi denir. Dünya’nın Güneş’e olan yaklaşık uzaklığı 147 milyon km’dir. Dünya’nın Güneş’e en uzak olduğu zaman 4 Temmuz’dur. Bu noktaya Afel Günöte denir. Dünya’nın Güneş’e olan yaklaşık uzaklığı 152 milyon km’dir.NOT Mevsimlerin oluşumunda Dünya’nın Güneş’e olan uzaklığı ile bir ilgisi ışınlarının öğle vakti Güney Yarım Küre’de dik olarak geldiği enlem Oğlak dönencesi olarak adlandırılır. Bu tarihten itibaren Güney Yarım Küre’de yaz, Kuzey Yarım Küre’de ise kış mevsimi yaşanır. Güney Yarım Küre’de en uzun gündüz, en kısa gece; -Kuzey Yarım Küre’de ise en uzun gece, en kısa gündüz yaşanır. -Bu tarihten sonra Güney Yarım Küre’de gündüzler kısalmaya, geceler uzamaya; Kuzey Yarım Küre’de ise geceler kısalmaya, gündüzler uzamaya başlar. **Aydınlanma çemberi kutup dairelerinden teğet geçer. Güney Kutup Dairesi’nin tamamı güneşi görürken, Kuzey Kutup Dairesi’nin tamamı karanlıkta kalır. Güney Kutup Dairesi’nde 24 saat gündüz, Kuzey Kutup Dairesi’nde ise 24 saat gece yaşanır. -Kuzeyden güneye doğru gidildikçe gündüz süreleri uzamaktadır. ** Ekvatordan kuzeye gidildikçe geceler uzar, gündüzler kısalır. **Ekvatordan güneye gidildikçe gündüzler uzar, geceler kısalır. **Güneş GYK’nde ufuk düzlemi üzerindeki en yüksek, KYK’nde en alçak konumuna gelir. **Gölge boyu GYK’nde en kısa, KYK’nde en uzun durumdadır. **Bu tarihten sonra GYK’de güneş ışınlarının geliş açıları küçülmeye; KYK’de büyümeye başlar. eğikliğinin etkisi ortadan kalkar ve güneş ışınları ekvatora dik gelir. Güneş ışınları öğle vakti Ekvator’a dik açıyla düşer. Bir meridyen üzerindeki bütün noktalarda güneş aynı anda doğup, aynı anda batar. Dünya’nın her yerinde gece-gündüz eşitliği ekinoks yaşanır. Kuzey Yarım Küre’de ilkbahar, Güney Yarım Küre’de ise sonbahar mevsimi yaşanmaya başlar. Bu tarihten sonra Kuzey Yarım Küre’de gündüzler gecelerden, Güney Yarım Küre’de ise geceler gündüzlerden daha uzun olmaya başlar. ** Güneş her iki kutuptan da görünür. KKN’nda güneş doğmaya; GKN’nda güneş batmaya başlar. **Kuzey Kutup Noktasında bu tarihten itibaren 6 ay gündüz, Güney Kutup Noktasında ise 6 ay gece yaşanmaya başlar. ** Gölge boyu ekvatorda 0, Ekvatorla 45° enlemi arasında cismin boyu gölgenin boyundan büyük, 45° enlemlerinde cismin boyu gölge boyuna eşit, 45°-90° enlemleri arasında ise gölge boyu cismin boyundan uzundur. 23 EYLÜL Dünya’nın yörünge üzerindeki konumu nedeniyle eksen eğikliğinin etkisi ortadan kalkar ve güneş ışınları ekvatora dik gelir. Güneş ışınları öğle vakti Ekvator’a dik açıyla düşer. Bir meridyen üzerindeki bütün noktalarda güneş aynı anda doğup, aynı anda batar. Dünya’nın her yerinde gece-gündüz eşitliği ekinoks yaşanır. Kuzey Yarım Küre’de sonbahar, Güney Yarım Küre’de ise ilkbahar mevsimi yaşanmaya başlar. Bu tarihten sonra Kuzey Yarım Küre’de geceler gündüzlerden, Güney Y. Küre’de ise gündüzler gecelerden daha uzun olmaya başlar. ** Güneş her iki kutuptan da görünür. KKN’nda güneş batmaya; GKN’nda güneş doğmaya başlar. - Kuzey Kutup Noktasında bu tarihten itibaren 6 ay gece, - Güney Kutup Noktasında ise 6 ay gündüz yaşanmaya başlar. ** Gölge boyu ekvatorda 0, Ekvatorla 45° enlemi arasında cismin boyu gölgenin boyundan büyük, 45° enlemlerinde cismin boyu gölge boyuna eşit, 45°-90° enlemleri arasında ise gölge boyu cismin boyundan uzundur. NOT 21 Mart-23 Eylül tarihleri arasında Kuzey Kutup Noktası 6 ay gündüz, Güney Kutup Noktasında ise 6 ay gece yaşanır. 21 Eylül-Mart23 tarihleri arasında Kuzey Kutup Noktası 6 ay gece, Güney Kutup Noktasında ise 6 ay gündüz Sıcaklığı Nasıl Değişir? 1- Güneş Yeryüzünün en önemli sıcaklık kaynağı Güneş’tir. Güneş’ten gelen enerji miktarı değişmektedir. Güneş lekelerindeki büyüme ve küçülmeler, Dünya’nın Güneş’e olan mesafesindeki değişmeler Güneş’ten gelen enerji miktarını da etkileyebilmektedir. Dünya, Güneş’e en yakın olduğu tarihte 3 Ocak daha fazla enerji alır. Ancak bu durum, sıcaklıklar üzerinde büyük bir değişime neden olmaz. Işınlarının Yere Düşme Açısı Yeryüzündeki sıcaklık dağılışını etkileyen temel faktördür. Güneş ışınları yeryüzüne ne kadar büyük açıyla düşerse ısınma da o kadar fazla olur. Güneş ışınları dik açıyla büyük açıyla geldiğinde daha dar bir alanı ısıtır ve aydınlatır. Açı küçüldükçe ışınların yayılma alanı genişler ve birim alana düşen enerji azalır. Güneş ışınlarının geliş acısı küçüldükçe ışınların atmosferde aldığı yol uzar, atmosferdeki tutulma oranı enerji kaybı artar. Yere ulaşan enerji azalır. Aksi durumda ise yere ulaşan enerji ışınlarının yere düşme acısı bazı koşullara bağlı olarak değişir. Bunlar Dünya’nın Şekli ve Enlem Etkisi Güneş ışınlarının yere düşme acısı Dünya’nın küresel şeklinden dolayı Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe küçüldüğünden, kutuplara doğru gidildikçe sıcaklıklar azalır. Buna enlem etkisi denir. Örneğin; Antalya’nın İstanbul’dan sıcak olması Ekvator’a daha yakın olması ve güneş ışınlarını daha büyük acılarla alması ile ilgilidir. Yıllık Hareket ve Eksen Eğikliğinin Etkisi Yer ekseninin eğik olmasına bağlı olarak, bir merkeze düşen güneş ışınlarının acısı sürekli değişir. Acı değişiminin fazla olduğu Orta Kuşak ülkelerinde sıcaklık değişiklikleri de fazla olup belirgin olarak bütün mevsimlerin yaşandığı görülür. Kutup ve Tropikal kuşaklarda bulunan yerlerde İse güneş ışınları yıl boyunca değişmesine rağmen bu değişimin özellikleri Orta Kuşak ülkelerindeki gibi belirgin değildir. Aynı zamanda eksen eğikliği nedeniyle farklı yarım kürelerde aynı anda farklı mevsim özellikleri yaşanmakta olup yarım küreler aynı anda Güneş’ten eşit şekilde enerji Günlük Eksen Hareketinin Etkisi !! Günlük s. Etkiler Dünya’nın günlük hareketi nedeniyle güneş ışınlarının yere düşme acısı gün boyunca değişir. Buna bağlı olarak, sıcaklıklar da değişir. Güneş ışınlarının yere düşme açısı, güneşin doğuşundan öğleye kadar sürekli artar. Öğle vakti gelebileceği en büyük açıyla gelir. Öğleden sonra ise güneş batana kadar Güneş ışınlarının yere düşme açısı küçülmeye başlar. Günün en sıcak vakti, genellikle ısı birikiminden dolayı yerel saate göre saatleri arasıdır. Güneş battıktan sonra gündüz biriken enerji kaybolmaya başlar. Gece boyunca kaybedilen enerjiye bağlı olarak en düşük sıcaklıklar, genellikle güneşin doğmasına yakın vakitlerde görülür. X merkezinde günün en sıcak zamanı ışınların en büyük acıyla düştüğü öğle anında değil ısının birikme özelliğinden dolayı öğleden hemen sonra arası yaşanır. I. ve IV. konumlarda ışınlar aynı acıyla düştüğü halde IV. konumda havanın daha sıcak olması da yine ısı birikimi ile açıklanır. Günün en soğuk zamanları ise sabahın erken vakitleridir. Çünkü yeryüzü gündüz kazandığı enerjiyi gece boyunca atmosfere geri verir. Aynı durumu yıl içinde de takip ederiz. Örneğin güneş ışınları aynı acılarla geldiği halde KYK’de kış mevsiminden çıkılan mart ayında sıcaklıklar, yaz mevsiminden çıkılan eylül ayına göre genellikle daha ve Eğim Etkisi Yeryüzü şekilleri Dağların Güneş’e dönük yüzü diğer yamaçlara göre daha çok güneşlenir ve ısınır. Bu duruma bakı etkisi denir. Yeryüzünde dönenceler dışındaki yerlerde, örneğin; Kuzey Yarımkürede dağların güney yamacı, Güney Yarımkürede ise kuzey yamacı güneş ışınlarını daha büyük acılar ile alır ve daha çok ısınır. Örneğin, Kuzey Yarımkürede bir bölgeye alt olan temsili şeklin güney yamaçlarında güneş ışınlarının yere değme acısının kuzey yamaçlara göre daha büyük olduğu ve yine eğim arttıkça güneş ışınlarının geliş acısının büyüdüğü belirgin olarak görülmektedir. Atmosfer; Güneş’ten Gelen Enerji İle Yeryüzünün ve Havanın Isınması Güneş’ten gelen enerjinin tamamı yeryüzüne ulaşamamaktadır. Işınlar atmosfere girerken ve girdikten sonra enerji miktarında önemli değişimler olur. Güneş’ten gelen ve atmosfere ulaşan enerji miktarını %100 olarak kabul edersek, bunun %25’i bulutlara çarparak ve atmosfer etkisiyle uzaya doğru geri yansır. %25’i atmosfer içinde dağılır, yani difüzyona uğrar. %15’i atmosferdeki gazlar tarafından emilir. %35’i yeryüzüne ulaşır. %8’i kısa dalga halinde parlak ve beyaz yüzeylerden uzaya geri yansır. %27’si yeryüzünde kalır ve Yer’i ısıtır. 4- Yükseltinin Sıcaklığa Etkisi Yeryüzü daha çok yerden yansıyan ışınlarla ısındığı için, yükseldikçe sıcaklık, ortalama her 200 metrede 1 °C azalır. Bu nedenle yüksek yerler alçak yerlere göre daha soğuktur. Örneğin; aynı paralel üzerinde yer almalarına karşın Erzurum’un Ankara’dan daha soğuk olması, yükselen nemli havanın yağış bırakması, bir dağ yamacı boyunca yükseldikçe bitki türlerinin değişmesi ve ovaya yağmur yağarken yanında bulunan dağın yüksek yamaçlarına kar yağması yükseldikçe sıcaklığın düştüğünü kanıtlayan durumlardır. 5- Nemliliğin Sıcaklığa Etkisi Havadaki nem miktarının fazla olması aşırı ısınmayı ve soğumayı engeller. Bu nedenle nemli bölgelerde sıcaklık farkları daha az olur. Buna karşın nem miktarı az olan bölgelerde ise havanın ısınma ve soğuma hızı ile sıcaklık farkları daha çok olur. NOT Güneş ışınlarını büyük acılarla aldığı halde, Ekvator çevresi Dünya’nın en sıcak yeri değildir. Bunun nedeni nem ve yağışın burada fazla olmasıdır. Nem azlığından dolayı ise yeryüzündeki çöller, Dünya’nın en sıcak yerleridir. 6- Kara ve Denizlerin Sıcaklığa Etkisi Karalarla denizlerin ısınma özellikleri farklıdır. Karalar denizlere göre daha çabuk ısınıp soğurlar. Kuzey Yarımkürenin Güney Yarımküreden daha sıcak olması, yaz mevsiminde karaların, kış mevsiminde de denizlerin daha sıcak olmasının nedeni budur. Denizden uzaklaştıkça havadaki nem miktarı azaldığı için karasallık belirginleşir. Kara ve denizlerin farklı ısınmasına bağlı olarak ortaya şu sonuçlar çıkmaktadır Kuzey Yarım Küre’de en sıcak ay karalarda temmuz, denizlerde ise ağustostur. En soğuk ay ise karalarda ocak, denizlerde şubattır. Kuzey Yarım Küre’de karaların oranı daha fazla olduğu için günlük ve yıllık sıcaklık farkları daha fazladır. En yüksek ve en düşük sıcaklıklar karalar üzerinde ölçülür. Örneğin bugüne kadar en yüksek sıcaklık 56,7 °C olarak Kaliforniya’da ABD, en düşük sıcaklık ise -89,2 °C olarak Vostok-II’de Antarktika’daki Rus Üssü ölçülmüştür. Denizden esen rüzgârlar genellikle yazın serin, kışın ise sıcak karakterlidir. Dünya’nın en sıcak bölgelerinin dönencelere yakın kara içlerinde olması, buna karşın dünyanın en soğuk yerlerinin de kutba yakın karalarda olması, karasallığın sıcaklık üzerindeki etkisine bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. 7- Güneşlenme Süresinin Sıcaklığa Etkisi Yeryüzündeki herhangi bir noktanın Güneş’ten aldığı enerji, güneşlenme süresine göre farklılık gösterir. Güneşlenme süresi arttıkça, alınan enerji miktarı ve sıcaklık ortalamaları da artar. Güneşlenme süresinin değişimi, gündüz uzunluğuna bağlıdır. Örneğin; Kuzey Yarımkürede güneşlenme süresinin en uzun olduğu dönem 21 Mart- 23 Eylül İken, en kısa olduğu dönem 23 Eylül- 21 Mart’tır. Bir yerin gün içinde güneşi gördüğü süreyi ifade eder. Yeryüzü ne kadar uzun süre Güneş ışınlarını alırsa ısı birikimi o kadar fazla olur. Aydınlanma süresi; mevsime, bakıya, enleme ve bulutluluk oranına göre değişiklik gösterir. Örneğin yaz mevsiminde gündüz süresinin uzaması sıcaklıkların artmasında etkili olmuştur. Ancak Kutup noktalarında, yılın 6 ayı güneşlenme süresi uzun olduğu halde sıcaklıkların çok düşük olması, güneş ışınlarının yere düşme açısının çok eğik olmasıyla ilgilidir. 8 Yeryüzünün ısıyı soğurma oranı Güneş’ten gelen ısı ve ışık enerjisinin mevsime olan etkisini belirleyen yardımcı faktör yeryüzünün ısıyı soğurma oranıdır. à Çöller üzerine gelen Güneş ışınların çoğunu soğururlar bu nedenle gündüz sıcak olurlar. Çöller Güneş’ten gelen ışınların yaklaşık %25’ini yansıtmaktadır. à Kutup bölgeleri ise üzerine gelen Güneş ışınlarının çoğunu yansıttığı için daha soğuk olurlar. Kutuplarda bulunan buz kütleleri ise zaten küçük açılarla gelen Güneş ışınlarını etkin olarak yansıttığı için kutuplar daha soğuk olur. Okyanus Akıntılarının Sıcaklığa Etkisi Rüzgârların Sıcaklığa Etkisi Bitki Örtüsünün Sıcaklığa Etkisi Kar Örtüsü, Toprak veya Kaya Rengi; Yeryüzündeki zemin rengi de sıcaklığı etkilemektedir. Koyu renkli sahalar güneş ışınlarını, acık renkli yüzeylere göre daha az yansıttıklarından daha fazla ısınırlar ve ısı depolarlar. Gece – Gündüz Durumu Eğer Dünya’nın günlük hareketi olmasa sürekli bir yüzünde gündüz bir yüzünde gece yaşanırdı. Dünya’nın yıllık hareketi ve eksen eğikliği nedeniyle gece gündüz sürekli uzayıp kısalır. > Ekvatorda yıl boyunca 12 saat gece, 12 saat gündüz yaşanır. Türkiye’de gece gündüz arasındaki fark 16 saate 8 saat olarak yazla kış arasında değişir. 66° 33’ enleminde 24 saat gece ve 24 saat gündüz yaşanır. > 90° enleminde ise 6 ay gece ve 6 ay gündüz yaşanır. Dünya’nın eksen eğikliği olmasaydı sürekli 12 sat gece 12 saat gündüz yaşanırdı.. 21 Aralıkta Kuzey Kutup Noktasına gidildikçe gündüzler kısalır, Güney Kutup Noktasına gidildikçe gündüzler uzar. 21 Haziran tarihinde ise tam tersi yaşanır. Dünya’nın dönüş hızının kutuplara doğru gittikçe yavaşlamasından dolayı, Güneş’in doğma ve batma süreleri kutuplara doğru gittikçe uzar. Dünya'nın dönme ekseninin eğik olmasının etkileri. Mevsimler meydana gelir. Aynı zamanda Dünya'nın kuzey ve güney yarım küresinde farklı mevsimler yaşanır. Yıl boyunca sıcaklık değişimleri olur. Gece ve gündüz süreleri yıl boyunca değişir. Güneş ışınlarının Dünya üzerine geliş açıları değişir. Gölge boyları değişir Güneşin doğuş ve batış saati ve yeri değişir. Mevsimlik sıcaklık ve basınç farkları oluşur. Aydınlanma dairesi sürekli yer değiştirir. Dünya’nın ekseni eğik olmasaydı şu sonuçlar ortaya çıkardı Mevsimler oluşmazdı. Dünya’nın her yerinde yıl boyunca gece-gündüz süreleri eşit olurdu. Güneş ışınlarının yere düşme açısı yıl boyunca aynı kalırdı. Gölge boyları değişmezdi. Sıcaklıklar genel olarak yıl boyunca değişmezdi. -Güneş ışınları ekvatora hep dik açıyla gelirdi ve bu durum hiç değişmezdi. - Güneşin doğuş batış yer ve saati değişmezdi. - Güneş ışınlarının öğle vakti gelme açıları değişmezdi. - aydınlanma çizgisi daima kutuplardan geçerdi. -kuturlarda alaca karanlık yaşanırdı. -dönenceler ve kutup daireleri ortadan kalkardı.oluşmazdı -matematik iklim kuşakları ortadan kalkardı. - Bitki ve hayvan canlı tür çeşidi azalırdı. - Ekvator bugünkünden daha sıcak olurdu NOT Ülkemiz aynı anda dört mevsimin yaşandığı nadir ülkelerden biridir. İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış tüm güzellikleriyle ülkemizde yaşanmaktadır. Mevsimlerdeki bu çeşitlilik ve ülkemizin iklim özellikleri bitki örtümüzün de çeşitlilik kazanmasında rol oynamıştır. Bu durum tarım, ticaret ve turizm yönünden ülkemizin sahip olduğu önemli bir avantajdır. **NOT Dünya’nın eksen eğikliği uzayda bakılan yere göre farklılık gösterebilir. Dolayısıyla eksen eğikliği ile ilgili aşağıda verilen iki şekil de doğrudur. Yıllık hareketin sonuçlarını daha iyi anlayabilmek için aşağıdaki kavramları bilmek gerekir. Yer Ekseni Kutup noktalarından ve yerin merkezinden geçtiği varsayılan doğrudur. Ekvator Dünya’yı iki eşit parçaya böldüğü varsayılan en büyük paralel dairesidir. Gece-gündüz süreleri her zaman on ikişer saattir. Ekvator; çizgisel hızın en fazla, yer çekiminin en az, gurup ve tan süresinin en kısa olduğu paralel dairesidir. Bu paralel aynı zamanda sürekli termik alçak basınç alanıdır. Ekvator Düzlemi Ekvator’un oluşturduğu düzlemdir. Yörünge Düzlemi Ekliptik Dünya’nın Güneş etrafında izlediği yörünge düzlemidir. Dönence Güneş ışınlarının yarım kürelerde dik açıyla geldiği en son noktadır. Güneş ışınları, öğle vakti 21 Haziran’da Yengeç Dönencesi ’ne 23° 27′ kuzey enlemi; 21 Aralık’ta ise Oğlak Dönencesi ne 23° 27′ güney enlemi dik açıyla düşer. Kutup Daireleri Gece veya gündüzün 24 saat yaşanabildiği enlemlerdir 66° 33′ kuzey ve güney.Aydınlanma Çemberi Dünya’nın aydınlık ve karanlık kısımlarını birbirinden ayıran sınıra denir. 21 Mart ve 23 Eylül tarihlerinde kutup noktalarından, 21 Aralık ve 21 Haziran tarihlerinde ise kutup dairelerinden geçer. Yani bu çember, kutup noktaları ile kutup daireleri arasında sürekli yer değiştirir. Ekinoks 21 Mart ve 23 Eylül tarihlerine verilen isimdir. Bu tarihlerde Dünya’da gece-gündüz eşitliği yaşanır. Güneş ışınları Ekvator’a dik açıyla gelir ve yarım kürelerde bahar mevsimi başlar. Gün dönümü Solstis 21 Aralık ve 21 Haziran tarihlerine verilen isimdir. Bu tarihlerde Güneş ışınları dönencelere dik açıyla düşer. Yer ekseni ile Ekvator düzlemi arasında 90°lik açı vardır. Yer ekseni ile yörünge düzlemi ekliptik arasında 66° 33’lık bir açı vardır Bu açı kutup dairelerinin sınırlarını belirler.. Eksen Eğikliği Yörünge düzlemi ekliptik ile Ekvator arasında 23° 27’lık bir açı vardır. Bu açı eksen eğikliği açısıdır ve dönencelerin sınırlarını belirler.. Dünya’nın yıllık hareketi ve eksen eğikliğinin sonuçları Cisimlerin gölge boyları yıl içinde değişir. Kuzey – Güney doğrultusunda Dönenceler oluşur. 23o 27 Kutup daireleri oluşur. 66o 33 Aydınlanma dairesi sürekli Kutup Noktaları ile Kutup Daireleri arasında yer değiştirir. Bir yerde gece – gündüz süresi yıl boyunca değişir. Bir yerde güneşin doğuş ve batış saatleri sürekli değişir. Güneşin doğduğu ve battığı yer yıl içinde sürekli değişir. Yıl boyunca öğle vakti Güneş’in ufuk düzlemi üzerindeki yükseltisi değişir. Mevsimler oluşur. Kutuplarda 6 ay gece, 6 ay gündüz yaşanır. Güneş ışınları, tropikal kuşağa dik ya da dike yakın açılarla düşer. Kutup kuşağına ise genel olarak eğik açılarla düşer. Bu yüzden tropikal kuşak ve kutup kuşağında Güneş ışınlarının yere düşme açısına bağlı olarak sıcaklıklar fazla değişmez. Ancak orta kuşakta Güneş ışınlarının yere düşme açısının belirgin şekilde değişmesiyle sıcaklıklar daha fazla değişir. Dört mevsim burada daha belirgin yaşanır. Bununla beraber, eksen eğikliğine bağlı olarak Kuzey ve Güney Yarım Küre’ de aynı anda farklı mevsimler yaşanır. Güneş ışınlarının atmosferdeki tutulma oranı yıl içinde değişir -Muson rüzgârları oluşur. -Yılın iklim şartları bakımından farklılık gösteren bölümlerine mevsim denir. Dünyanın Güneş Etrafındaki Dolanma Yörüngesinin Elipstik Olması Dünyanın Şeklinin Sonuçları Geoid şeklinin sonuçları 1. Kutuplara doğru gidildikçe güneş ışınlarının geliş açısı küçülür. Buna bağlı olarak; Işınların atmosferde aldığı yol uzar. Işınların uzaya yansıma oranı artar. Sıcaklık azalır. Deniz suyu tuzluluğu ve sıcaklığı azalır. Kalıcı kar ve orman üst sınırları alçalır. Gölge boyu uzar. Sıcaklık kuşakları oluşur. Termik basınç kuşakları oluşur. Bitki türleri değişir Dünyanın bir yarısı aydınlıkken, diğer yarısı karanlıkta kalır. Bu iki bölümü birbirinden ayıran çizgiye aydınlanma çemberi denir. Kutuplar, yerin merkezine daha yakın olduğu için ekvatora göre kutuplarda yer çekimi daha fazladır. Ekvatordan kutuplara doğru gidildikçe paralellerin boyu ile meridyenler arasındaki uzaklık azalır. Çizgisel hız ekvatordan kutuplara doğru azalır. Haritalarda bozulmalar meydana gelir. Kuzey yarım kürede kutuplara doğru gidildikçe Kutup yıldızının görünüm açısı büyür. Dünya’nın yörüngesindeki hızı değişir. Hız, 3 Ocak’a yakın tarihlerde artarken 4 Temmuz’a yakın tarihlerde ise azalır. Bunun Sonucunda; • 3 Ocak’ ta büyük, 4 Temmuz’ da küçük gelgit yaşanır. Eylül ekinoksu 2 gün gecikmeyle 23 Eylül’de gerçekleşir. Yarım kürelerde mevsim süreleri farklı olur Kuzey Yarım Küre’de yaz mevsimi daha uzun yaşanır.KYK=92 gün, GYK= 90 GÜN Kuzey kutup noktasında 6 ay 2 gün gündüz yaşanırken bu sürenin güney kutup noktasında 5 ay 28 gün olması. Şubat ayı 28 gün sürer. 4 yılda bir, bu 6 saat toplanarak 4×6=24 saat 1 gün elde edilir. Bu günün eklendiği yıla artık yıl denir. Artık yıl, diğer yıllardan farklı olarak 366 gündür. Bu yıllarda 4’ün katı olan yıllar; 2016, 2020, 2024 vb. şubat ayı 29 gün sürer ve o güne de artık gün denir. Temmuz ve Ağustos aylarının süreleri birbirine eşittir.Temmuz 31gün-31gün Ağustos Dünya’nın yıllık hareketi ve eksen eğikliğine bağlı olarak oluşan mevsimlere matematiksel mevsimler denir. Dört mevsim sadece orta kuşakta belirgin olarak yaşanmaktadır. Coğrafi konum şartları, o yerde matematiksel mevsimlerin belirgin olarak yaşanmasını engelleyebilir. Örneğin Dünya’nın her yerinde olduğu gibi Erzurum’da da matematiksel kış mevsiminin süresi üç aydır 21 Aralık’ta başlar, 21Mart’ta biter.. Fakat coğrafi konum özelliklerinin bir sonucu olarak özellikle yükseltinin fazla olması Erzurum’da kış mevsiminin süresi beş aydan daha uzundur. Herhangi bir yerin coğrafi konumuna bağlı olarak oluşan ve yaşanan gerçek mevsime doğal mevsim denir Dünyanın Yörüngesi Elips değil de Yuvarlak Olsa idi ile Güneş arasındaki mesafe değişmezdi süreleri değişmezdi ve İlkbahar gündönümündeki 2 günlük gecikme meydana gelmez. ayı 30 veya 31 çeker. Foucault Sarkacı İsmini Fransız fizikçi Leon Foucault’dan alan, ilk defa deneysel olarak Dünya’nın kendi ekseni çevresinde döndüğünü kanıtlayan sarkaç düzeneğinin adı Foucault Sarkacı ’dır. Bir sarkacın asılma noktası değiştiğinde bile salınımının değişmediğini gözleyen Leon Foucault, sarkaç ne kadar büyük olursa olsun bu salınımın değişmeyeceğini, böylece Dünya’nın hareket edeceği kuramını geliştirmiştir. Foucault’a göre eğer Dünya dönüyorsa, Dünya ile birlikte sarkacı izleyen gözlemciler de dönecekler, buna karşın sarkacın salınım düzlemi hareketsiz kalacaktı. Bu nedenle sarkacın salınım düzlemi gözlemcilere göre yavaşça hareket ediyor gibi görünecekti. Gerçekte ise gözlemcilerin dolaysız bir yolla izlemiş oldukları olay, Dünya’nın kendi etrafında dönmesinin bir sonucuydu. İmparator III. Napolyon’un iznini alan Foucault deneyini Paris’teki büyük kubbeli Pantheon binasında yapmıştır. Kubbenin ortasına 67 metrelik çelik telle 28 kg ağırlığında bir demir top asmıştır. Foucault, topun alt kısmına sivri bir uç takmış, yere serili ince kum tabakasında bu ucun bıraktığı izlerden yararlanarak sarkacın salınım düzlemindeki değişimi 31 Mart 1851 yılında gözlemcilere seyrettirmiştir. Sarkacın iğnesi her gidiş gelişte kumların üstünde iz bırakarak hareket yönünü belli ediyordu. Bu deneyde sarkacın her harekette başka bir iz açtığı görüldü. Sarkacın hareketine etki yapan her hangi bir kuvvet olmadığına göre, deney Dünya’nın döndüğünü ispat etmiş oluyordu.
Mevsimlerin Oluşumu Mevsimlerin, Dünya’nın Güneş’e uzaklığının farklılaşmasından kaynaklandığı düşünülür. Ancak, Dünya’nın Güneş etrafındaki yörüngesi neredeyse kusursuz bir çemberdir ve dolaşımı sırasında Güneş’e olan uzaklıkları çok fazla değişmez. Bu nedenle, Güneş’ten Dünya’ya geçen ışık ve ısı miktarı da tüm yıl boyunca hemen hemen hiç değişmez. Hatta Dünya Güneş’e en uzak konumdayken Kuzey Yarım Küre’de yaz yaşanır. Mevsimlerin oluşmasının nedeni, Dünya’nın 23 derece 27 dakika eğik bir açı ile kendi etrafında dönmesidir. Bu eğim sayesinde, Dünya üzerinde farklı konumlara gelen ışığın açısı, Dünya kendi etrafında ve Güneş etrafında dönerken değişir. Güneş ışınlarının dik ve dik açıya yakın açılarda geldiği yüzeylerde, birim yüzeye düşen ışın sayısı en fazladır. Bu nedenle, bu bölgelerde sıcaklık fazladır. Güneş ışığının gelme açısı azaldıkça birim yüzeye düşen ışın sayısı azalır. Bu yüzden, bu bölgelerde sıcaklık daha düşüktür. Ayrıca, Güneş’e doğru eğik olan yarım kürede, Güneş tarafından aydınlanan bölge daha büyüktür. Bu nedenle, yaz mevsimi olan yarım kürede daha uzun günler yaşanır. MEVSİMLER Dünya’nın eksenindeki eğiklik olmasaydı Dünya üzerindeki farklı konumlara düşen ışık miktarı yıl boyunca değişmezdi. Böylece, Dünya’nın her konumunda o yere özel değişmeyen bir mevsim olurdu. Dolayısıyla Dünya’nın eksen eğikliği, Dünya’nın farklı bölgelerinde yıl boyunca farklılaşan mevsimlerin yaşanmasına neden olur. Güneşten gelen ışınlar 21 Mart’ta Ekvator’a dik gelir. Kuzey Yarım Küre’de havalar ısınmaya başlar ve ilkbahar başlarken Güney Yarım Küre’de sonbahar başlar. 21 Haziran’da ışınlar Kuzey Yarım Küreye dik gelir. Bu tarihte Kuzey Yarım Küre’de yaz, başlarken Güney Yarım Küre’de kış başlar. 23 Eylül’de ışınlar tekrar Ekvator’a dik gelir. Bu tarihte Kuzey Yarım Küre’de sonbahar başlarken Güney Yarım Küre’de ilkbahar başlar. Daha sonra ışınlar 21 Aralık’ta Güney Yarım Küre’ye dik gelir. Bu tarihte de Güney Yarım Küre’de yaz başlarken Kuzey Yarım Küre’de kış başlar. Kaynak EBA Görmeniz Tavsiye Edilir Bu içerikler konuyla bağlantılı/benzer içeriklerdir.
Yeryüzündeki Başlıca İklim TipleriYeryüzündeki iklim türleri nelerdir? Yeryüzünde görülen iklim çeşitleri nelerdir? İşte iklim tipleri…SICAK İKLİMLER1. Ekvatoral İklimEkvator çevresinde, 0° – 810° Kuzey ve Güney enlemleri arasında görülür. Ekvatoral iklimde yıllık ortalama sıcaklık 25°C iklimde yıllık sıcaklık farkı 2 – 3°C yi geçmez. Yıllık yağış miktarı 2000 mm den fazladır. Her mevsim yağışlı olmakla birlikte, ekinoks tarihlerinde yağış maksimum düzeye erişir. Tabii bitki örtüsü oldukça gür ve geniş yapraklı iklim, Amazon ve Kongo havzalarının büyük bir kesiminde, Gine Körfezi kıyılarına yakın bölgelerde, Endonezya ve Malezya’nın büyük bir bölümünde etkili Tropikal İklim Subtropikal – Savan10° – 20° Kuzey ve Güney enlemleri arasında ve 0° – 10° enlemlerinde 1000 m. den sonra görülür. Tropikal iklim veya subtropikal iklim ya da savan iklim ekvatoral kuşak ile çöller arasında bir geçiş ortalama sıcaklık 20 °C dolayındadır. Yıllık sıcaklık farkı 4 – 5 °C dir. Yıllık yağış miktarı 1000 – 2000 mm. arasındadır. Güneş ışınlarının dik geldiği yaz ayları yağışlı, kışlar kuraktır. Tabii bitki örtüsü yüksek boylu ve gür bitki toplulukları olan Muson İklimiMuson iklimi, muson rüzgârlarının etki alanlarında görülür. Yıllık ortalama sıcaklık 15 – 20 °C dir. Yıllık sıcaklık farkı 10 °C ikliminde, yıllık ortalama yağış 2000 mm. dolayındadır. Yıllık yağışların % 85’i yaz aylarında düşer. Kış mevsimi kurak geçmektedir. Tabii bitki örtüsü kışın yaprağını döken, yazın yeşillenen ormanlardır. Yağışların azaldığı yerlerde ise savanlar Çöl İklimi Sıcak ve Kurak İklimÇöl iklimi, dönenceler civarında, Asya ve Kuzey Amerika’da karaların iç kısımlarında ve Güney Amerika’da görülür. Bu iklim tipini, yağışların yok denecek kadar az olması belirler. Çöllerdeki nem yetersizliği, günlük sıcaklık farkının büyümesine zemin hazırlamıştır. Günlük sıcaklık farkının 50°C yi bulduğu zamanlar olmaktadır. Yıllık yağış miktarı 100 mm nin altındadır. Yağışlar daha çok sağanak yağmurlar şeklindedir. Tabii bitki örtüsü bazı kurakçıl otlar ve kaktüs B. Sahra, Ortadoğu’da Necef, Asya’da Gobi, Taklamakan, Avustralya’da Gobbon ve Gibson, Güney Afrika’da Kalahari ve Namib, Güney Amerika’da Patagonya, Atacama ve Peru yeryüzündeki başlıca çöl İKLİMLER1. Akdeniz İklimiAkdeniz iklimi, genel olarak, 30° – 40° enlemleri arasında görülür. Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlıdır. Yıllık ortalama sıcaklık 15 – 20°C ikliminde yıllık sıcaklık farkı ise 18°C kadardır. Yıllık yağış miktarı 600 – 1000 mm arasında değişir. En fazla yağış kışın, en az yağış yazın görülür. Karakteristik bitki örtüsü, kızılçam ormanlarının tahrip edilmesiyle ortaya çıkan sürekli yeşil kalabilen, kısa boylu, sert yapraklı, kuraklığa dayanabilen, çalımsı bodur bitkilerdir. Mersin, defne, kocayemiş, zeytin, süpürge çalısı, bodur, ardıç gibi bitkiler başlıca maki türleridir. Akdeniz ikliminde yağışın az çok yeterli olduğu orta yükseklikteki yamaçlarda iğne yapraklı ağaçlardan oluşan ormanlar Kızılçam, sarıçam, karaçam ormanları gibi yer iklimi en belirgin olarak Akdeniz çevresinde görülmekle birlikte, Güney Portekiz, Afrika’nın güneyinde Kap Bölgesi, Avustralya’nın güneybatısı ve güneydoğusu, Orta Şili ve ABD’nin Kaliforniya eyaletinde de etkili Okyanusal İklimOkyanusal iklim genel olarak, 30° – 60° enlemleri arasında, karaların batı kıyılarında görülür. Yazlar fazla sıcak, kışlar da fazla soğuk olmaz. Yıllık sıcaklık ortalaması 15°C dir. Yıllık sıcaklık farkı 10°C yi yağış ortalaması 1500 mm. dir. En fazla yağış sonbaharda görülür. Tabii bitki örtüsü yayvan ve iğne yapraklı ağaçlardan oluşan ormanlardır. Ormanların tahrip edildiği yerlerde çayırlar iklim, Batı Avrupa, Kuzey Amerika’nın kuzeybatısı, Güney Şili, Avustralya’nın kuzeydoğusu ve Yeni Zelanda’da etkili Karasal İklimKarasal iklim, genel olarak, 30° – 65° enlemleri arasında, karaların deniz etkisinden uzak iç kısımlarında ve kıtaların doğu kıyılarında görülmektedir. Kışlar çok soğuk geçer ve uzun sürer. Yazlar ise sıcaktır. Karasal iklimde, yıllık sıcaklık ortalaması 0 – 10°C arasında değişir. Yıllık sıcaklık farkı 20 – 40°C dir. Yıllık yağış miktarı 500 – 600 mm fazla yağış yazın, en az yağış kışın düşer. Kış yağışları daha çok kar şeklindedir. Tabii bitki örtüsü iğne yapraklı ormanlardır. Yağışın azaldığı kesimlerde de bozkırlar step görülür. Sibirya ve Kanada da iğne yapraklı ormanlara tayga ormanları adı verilir. Taygalar, Dünya ormanlarının % 15’ini iklim, Sibirya, Kanada ve Doğu Avrupa’da geniş bir yayılış sahasına Step İklimi Yarıkurak İklimStep iklimi, bir geçiş iklimi özelliği gösterir. Step iklimlerinde yıllık sıcaklık farkı 15 – 30°C ikliminde yıllık yağış miktarı 300 – 500 mm. dir. Step iklimlerinde en fazla yağış ilkbaharda ve yazın düşmektedir. Tabii bitki örtüsü yağışlı mevsimde yeşeren, kurak mevsimde sararan step bozkır tarafından ağaç kesilerek, yakılarak ormanların ortadan kaldırılması sonucunda oluşan bozkırlara antropojen bozkır denir. Bu tür bozkırlar, ormanların tahrip edilmesi sonucunda ortaya çıktığından yer yer orman ağacı topluluklarına İKLİMLER1. Tundra İklimi Kutupaltı İklimiTundra iklimi genel olarak, 65° – 80° Kuzey enlemleri arasında görülür. Sıcaklığın çok düşük olduğu bir iklim tipidir. Bu iklimde en sıcak ayın ortalaması dahi 10°C yi geçmez. Kışın değerler -30°C ile -40°C ye iner. Tundra ikliminde yıllık sıcaklık farkının 65°C yi bulduğu yerler vardır. Yağışlar ortalama 200 – 250 mm kadardır. En fazla yağış yaz aylarında görülür. Tabii bitki örtüsü çalı, yosun ve yazın yeşeren kurakçıl otlardan oluşan tundralardır. Tundra iklimi, Avrupa’nın kuzey kıyıları, Kuzey Sibirya, Kuzey Kanada, Grönland Adası kıyıları ve Orta kuşaktaki yüksek dağlarda etkili Kutup İklimiKutup iklimi karlar ve buzullarla kaplı kutup bölgelerinde görülür. Sıcaklık ortalaması bütün yıl boyunca 0°C nin altındadır. Sıcaklık, çoğu zaman -40°C ye, hatta daha altına iner. Yıllık sıcaklık farkı 30°C dolaylarındadır. Yağışlar son derece az ve kar şeklindedir. Ortalama yağış 200 mm. civarındadır. Bu iklim tipinde bitki örtüsü iklimi, Kuzey Kutbu çevresinde Grönland Adası’nın iç kısımlarında ve Antarktika’da etkilidir. Post Views
21 Mart, 21 Haziran, 23 Eylül, 21 Aralık;a 21 MartGüneş ışınları Ekvator’a dik olarak düşer Şekil her yerinde gece ve gündüz süresi birbirine eşittir. Bu duruma ekinoks çemberi kutup noktalarından geçer Şekil Yarım Küre’de ilkbahar, Güney Yarım Küre’de sonbahar – 21 Mart’ta Dünya’nın Güneş’e karşı konumub 21 HaziranGüneş ışınları Yengeç dönencesine dik olarak Yarım Küre’de en uzun, Güney Yarım Küre’de en kısa gündüz yaşanır. Bu günden sonra, gündüz süreleri Kuzey Yarım Küre’de kısalmaya, Güney Yarım Küre’de uzamaya çemberi kutup çemberlerinden geçer Şekil Yarım Küre’de yaz, Güney Yarım Küre’de kış 21 Haziran’da Dünya’nın Güneş’e karşı konumuc 23 EylülGüneş ışınları Ekvator’a dik olarak her yerinde gece ve gündüz süresi birbirine çemberi kutup noktalarından geçer Şekil Yarım Küre’de sonbahar, Güney Yarım Küre’de ilkbahar – 23 Eylül’de Dünya’nın Güneş’e karşı konumud 21 AralıkGüneş ışınları Oğlak dönencesine dik olarak Yarım Küre’de en kısa, Güney Yarım Küre’de en uzun gündüz yaşanır. Bu günden sonra, gündüz süreleri Kuzey Yarım Küre’de uzamaya, Güney Yarım Küre’de kısalmaya çemberi kutup çemberlerinden geçer Şekil Yarım Küre’de kış, Güney Yarım Küre’de yaz – 21 Aralık’ta Dünya’nın Güneş’e karşı konumu
mevsimler ve iklim kısa özet